25 Aralık 2012 Salı
İlk Yarı Değerlendirmesi
23 Aralık 2012 Pazar
DÖNÜŞ DEĞİL VAROLUŞ
21 Aralık 2012 Cuma
Kayseri Maçı Sonrası
Çocuklar inanın,inanın çocuklar.Güzel günler göreceğiz çocuklar...
BEŞİKTAŞ-KAYSERİSPOR MAÇ ÖNCESİ
Samed Hoca'nın çıkarmayı düşündüğü 11 de sadece sol bek konusunda ihtilafa düşüyoruz.Savunmayı da hücumu da tam yapamayan Uğur yerine savunmayı iyi hücumu zayıf olan Emre tercihi farklı olur.Uğur benim gözümde Sevilla'yı dağıtan adam olarak kalacak.ötesi zor gibi gözüküyor.Bence şu anda onu oynatmak taraftarın gözünde yıpratmak olur.Örneğini geçen sene İsmail'e yaşattık maalesef.
McGregor
Hilbert Sivok Ersan Emre
(Uğur)
Toraman(c)
Holosko Necip Ozzy Olcay
Almeida
Bu şekilde maça başayacağımızı tahmin ediyorum.Rakip takımda Safa, Mouche ,Bobo yükselen form grafiğiyle dikkat çekiyor.Son 11 maç içerisinde sadece 3 kez yendiğimiz bir ekip Kayseri. Yukarıda basettiğimiz gibi bu maç içimizde ki gizli hedeflere ulaşmak için çok önemli.Büyük bir hata yapmazsak taraftar farkıyla bu maçı alırız diye düşünüyorum.Her ne kadar kar kış olsa da KIYAMET SENİNLE KOPMAYA GELDİK.
Foto için Nedim ALTINIŞIK'a teşekkürler.
19 Aralık 2012 Çarşamba
Jiloan HAMAD
Jiloan HAMAD.1990 Bakü doğumlu Malmö oyuncusu bu genç oyuncu İsceç ümit Milli takımı için oynamaktadır.İsmini ilk olarak transfermarkt.com sitesinde gezerken gördüm.Videolarını izleyincede yeteneğine hayran kaldım bu gencin.Geçen günde Transfer önerileri yazınca bu oyuncuyu atlamayayım dedim.Sağ açık,sol açık ve orta ofans bölgelerinde rahatlıkla oynayabilecek teknik kapasiteye sahip bu genç oyuncu.Her iki ayağını da iyi kullanıyor.Görüntülerde attığı gollerin ne kadar zor goller olduğunu göreceksiniz.En güzel taraflarından biri ise sözleşmesi bu sene bitiyor yani tam bizlik.Bakü doğumlu olduğu için ekşide Türk statüsünde oynayabilir diyor ama ben emin değilim bu kural hakkında.Tabi fizik olarak tam yeterli değil boyu 1.70 ama bence dikkate almak iyi olur onu görünce aklıma Şifo geldi ciddi yetenek ve ebat benzerliği taşıyor kimbilir belki yeni Şifomuz olur.
18 Aralık 2012 Salı
Lucio
17 Aralık 2012 Pazartesi
HEP DESTEK TAM DESTEK
Psikolojik üstünlüğün Galatasaray lehine geçtiği yönünde laflar edilmeye başlandı.Benim bildiğim üstünlük öyle olmaz 10 sene kendi evinde yenersin rakibini yeri geldiğinde deplasmanda da kazanırsın o zaman senin söylemene gerek yoktur zaten herşey ortadadır.Ezeli rakibimizin hala Kadıköy de galibiyeti yok Arena da oynanan 4 maçında 2 sini biz kazandık yanlış bilmiyorsam.
Halis Özkahya ya da değinmeden edemeyeceğim.O da Cüneyt Çakır ve Fırat Aydınus abilerinin yolundan gidiyor.Avrupa da maç yönetmenin Fenerbahçe aleyhine ilkler yaşatmak olduğunu çabuk kavramış.Meireles e kariyerindeki ilk kırmızıyı gösterme şansını diğer 'elit' abilerine bırakmadı.Benden söylemesi Kuyt da hiç kırmızı görmemiş.
İlk yarıdaki son maçımız Karabük le içeride.O maçı hasarsız atlatıp devreye girmek gerek. Şayet ben devre arasının bizim için ilaç olacağını ve ikinci yarıda daha iyi bir takım haline geleceğimizi düşünüyorum.Bir kaç küçük rütuş da gerekli açıkçası.Aykut hocamız gerekli çalışmaları yapar ve 3 kulvarda devam eden tek takım olarak emin adımlarla yolumuza devam ederiz. . .
16 Aralık 2012 Pazar
TRANSFER ÖNERİLERİ
Theofanis GEKAS:Malum Levante ile olan sözleşmesini feshetti.Bizim gibi topu kalenin içine sokmada sıkıntı yaşayan takımlar için tam ilaç gibi adam.Kariyerinde attığı 150 gol bu adamı tarif etmeye yeter.Seneye de kadroda olması 3 kulvarda gitmek isteyen takımımıza da sıkıntı olmaz.Duy sesimizi hocam
Musa NİZAM:Duyduk ki Escude ile yollar ayrılacakmış.Sözleşmesi bu sene bitecek olan Musa buraya sol ayaklı olarak yaapabileceğimiz iyi transferlerden.
Yunus MALLI:Bu genç gurbetçi futbolcu kardeşimiz Mainz forması giymektedir.İsmini ilk olarak borges blog da duymuştum.Ozzy ve Reis'in olmadığı yerde oyunu kreatif anlamda taşıyabilecek kalitede bir adam sözleşmeside bu sene bitiyor.Ozzy'de gördük yabancı altyapısı almış adamların farkını bunlara Yunus'da eklenirse daha iyi top yapan bir takım haline geliriz ve yaşı sadece 20 tabi alabilirsek.
Gökhan SÜZEN:Uzun süredir peşine olduğumuz bir isim Gökhan.FB maçında alıcı gözle izleme fırsatı bulduğumda bana sanki sol ön oyuncusu gibi geldi ama topla marifetli duran top bile kullanabilen bir sol beke hatta gerektiğinde önde de kullanabileceğimiz bir isime kimse hayır demez.Zaten devre arasında veya sezon sonunda takıma katılmasını bekliyoruz.
Michael ENERAMO:Amaç Almeida yokken sistemi işletebilmek ise o cüssede bir adam var;Nijerya'lı Eneramo.Sivasspor'da 68 maçta 26 gol attı.Cüsse olarak rakip savunmacıları korkutan bir oyuncu gol vuruşları da fena değil ki biz bu konuda zaten kimseye laf söylemeye hakkımız yok.Eneramo'nun sözleşmeside bu sene sonunda bitiyor.
Özer HURMACI:Transfermarkt.de sitesinde gezerken Özer'in sözleşmesinin bu sene bittiğini gördüm ve şaşırdım.Eğer gerçekse Gs'ın Necati Ateş'ten aldığı ikinci bahar verimini bizde fazlasıyla alabiliriz ki bizimde bu tarz bir oyuncuya ihtiyacımız var.Ama tabii zaengin Kasımpaşa bize göre daha fazla para verme imkanına sahip o ayrı.
Şahin AYGÜNEŞ:Uche'ler gelmeden takımın santraforu oydu.Bu sene fazla şans bulamasa da kaliteli bir forvet oyuncusu su götürmez bir gerçek.Hızlı bir oyuncu olması henüz yaşının 22 olması bizim için ciddi bir avantaj.
Hasan KABZE:Türkiye'de hak etiiği değeri bulamayan forvet pyuncularındandır.Yukarıda da bahsettiğim gibi geçen sene Necati'nin gösterdiği etkiyi yapabilecek bir oyuncu ve yine bu sene sonunda sözleşmesi bitiyor.Yaşı handikap ama tecrübesiyle gerektiğinde oynayacak gerektğinde kulübede durabilecek bir isim.
Sinan BOLAT:Alabileceğimiz en iyi yerli kaleci.Bu sene sözleşmesi bitiyor.Çapraz bağ ameliyatı geçirdi ama inşallah toparlayacak.Topu oyuna sokma becerisini çok beğeniyorum hırslı ve istekli olması büyük avantaj.5 büyüklerde kalesinde sıkıntı olan tek takım biziz ve yabancı olmaması büyük avantaj.
DUY SESİMİZİ SAMET HOCAM, DUY SESİMİZİ SAYIN BAŞKANIM...
foto:transfermarkt.com.tr den alınmıştır.
nis GekasnTheofanis Gekasis Gekas
MAÇ SONRASI GB-BEŞİKTAŞ
Yediğimiz gol ise tam evladiyelik,büyük takımların yememesi gereken bir gol.McGregor hakkında hala bir kanıya varabilmiş değilim yediği bazı goller çıkabilir diyorum bazende ciddi iyi toplar kurtarıyor.Kupa maçında Cenk'in maalesef iyi olamdığını gördük umarım toparlar.
Haftaya Kayseri maçı çok öenmli hala geldi o maçtan mutlak 3 puan almak farz oldu.Ozzy dönüyor Reis de geri gelirse favori kesin biz oluruz.Bu takım çok fazlasını hakediyor.
foto kaynak:bjk.com
11 Aralık 2012 Salı
İŞTE KUPA BU
Yıllar sonra kupa gerçek kimliğine kavuştu ve ilk meyvesini verdi.Bizim Pendik defterini kapattığımız yıl Galatasaray ın 1461 Trabzon hesabı açıldı.Yıllardır abilerinin İstanbul un sarı kırmızılılarına karşı koyamadığı iradeyi yavru Trabzon koydu ve turu alıp gitti.
Abdürrahim Albayrak ın bizim çektiğimiz Pendik kurasından sonra yaşadığı bu mutlu anlar ve attığı kahkahalar bu akşam farklı bi mana kazandı.Bakalım yarın ki Göz Göz maçı neler gösterecek bize. . .
8 Aralık 2012 Cumartesi
AVRUPALI FENERBAHÇE
Avrupa da sezona şanssız ve kötü bir Şampiyonlar Ligi ön elemesi süreciyle başladık.Yolumuza Avrupa Ligin de devam etmemiz gerekiyordu.Geçen sene elimizden haksız bir şekilde alınan Avrupa arenasının en zorlu ligi bu sene de elimizden kayıp gitmişti.Yaşanan Alex krizi çok önemli Spartak Moskova maçının önüne geçti ve bu bize pahalıya patladı.Tüm camia olarak büyük bir hayal kırıklığı yaşadık.Avrupa Ligi kura çekiminde de belkide Şampiyonlar Ligi ayarında bir kura çektik.O.Marsilya,B.Mönchangladbach ve Limasol kağıt üstünde oldukça zorlu rakiplerdi.
Gruba da içeride son dakika da yediğimiz golle gelen Marsilya beraberliğiyle başladık.O an bilmesek de Kaptan Alex in son golüne de şahitlik ettiğimizi öğrenmiş olduk.Daha sonra türlü sıkıntılar içinde Almanya deplasmanına gittik.Grup aşamasının, belkide sezonun en kritik maçına çıktık ve harika bir oyunla 4-2 lik skorla çok önemli galibiyetle ayrıldık.Daha sonra taşlar yerine oturdu ve Limasol galibiyetleri ve ardından taraftarın tabiriyle Bekirovic in rövaşata golüyle gelen Marsilya deplasman galibiyeti gruptan çıkmanın yanı sıra grubu liderlikle bitirmemizi sağlıyordu.Son maç prestij maçı havasında geçiyordu ve Aykut Hoca ya yedek oyuncuları görme fırsatı tanıyordu.Avrupa da son maça bu kadar rahat çıktığımız bir başka zamanı hatırlamıyorum doğrusu.
Bu seneki Avrupa istikrarı ile beraber 2 senedir konuşulan Aykut Kocaman Avrupa da başarısız söylemleri de en azından şimdilik rafa kalktı.Bu sene Avrupa arenasında kazandığımız 5 maçın 4 ünü deplasmanda kazanarak ilginç bir istatistiğe imza attık.Şimdi kura çekimiyle birlikte rakiplerimizi bekliyoruz.Muhtemel rakiplerimiz Zenit,Bate Borisov,Dinamo Kiev,Ajax,Anzhi,Atletico Madrid,Newcastle United,Stutgart,Napoli,İnter,Basel,Tottenham,Levante,Sparta Prag,Bayer Leverkusen.Gördüğümüz gibi hepsi oldukça güçlü rakipler.Benim tercihim Napoli,İnter ve Tottenham. Herkese garip gelebilir ama ben güçlü takımlarla eşleşme taraftarıyım.Böylelikle gerçek bir Avrupa heyecanı yaşarız ve bu takımları elemek daha keyifli olur.Bakalım bekleyip göreceğiz.Bu arada ligdeki son 3 maçı da kazanıp ilk yarıyı lider tamamlamayı umuyorum.İkinci yarı çok daha iyi bir Fenerbahçe izleyeceğimizi düşünüyorum.Güzel günler göreceğiz güneşli günler diye bitirelim. . .
7 Aralık 2012 Cuma
MAÇ SONRASI BEŞİKTAŞ ESKİŞEHİR
Maç öncesi kadrolarda Escude Veli degişikliğine uğrasak da takimimiz maca iyi başladı.Holosko'nun golü gayet güzeldi fakat gol sevinci de o kadar gereksizdi.Eskişehir takimi topa hükmetmeyi seven bir yapıda oynasada ciddi bir atak bulamadan devre bitti.Bu noktada kaçırdığımız kontralar maçın sonundan bize ışık vermeye başlamıştı sonuçta Beşiktaş kanseri diye birşey var gerçek hayatta.2.devreye daha iyi başlayıp Almeida Ozzy ortaklığıyla güzel bir gol bulduk.Almeida topu sürmeyince gayet güzel bir gol attı.Tam bu noktada Samed Hocadan değişiklik yapıp oyuna müdahale etmesini beklerken o da bizim gibi seyirci kaldı.Uğur Boral ben niye bek oynamamalıyım konulu gerekli dersi vermesine rağmen Hocamız sabretti.Bu noktada Olcay Emre Özkan değişikliği olabilirdi bizde Boral'ın hızından istifade ederdik.Veli Hasan değişikliğinide bekledim ama Hoca tasarruf sahibi.Eskişehiri'de tebrik etmek lazım maçı bırakmadılar ve pozisyona girmeden 2gol attılar.Keşke Alper ve Fernandes olsaydi daha aksiyonlu bir maç izlerdik.Fernandes olmadan alınan her puan çok önemli ama bu maçı 3 puanla kapatamamak üzücü oldu kalan 2 maçtan alacağımız en az 4 puan bizi favoriler arasında tutmaya yeter.Hakeme de bir sorum olacak bizim aleyhimize çalınan penaltı Arena'da çalınırmı?
BEŞİKTAŞ-ESKİŞEHİR MAÇ ÖNCESİ
Beşiktaşımız'da Fernandes ile beraber Ersan'ın olmaması Escude'ye ne kadar güvenebileceğimizin bir sınavı olacak.Sol bek tercihi Escude'nin performansını direk olarak etkileyecek faktörlerden biri.Burada savunma yönü daha kuvvetli olan Emre tercihi daha sağlıklı duruyor.Geçen senelerde Cartelete ilk 11 tahmini yaparken çok zorlanıyordu çoğu tutmuyordu ama bu sene sadece sol bek konusunda sıkıntıya düşüyoruz 11'imizin belli olması gayet güzel.Bir konuda da Samed Hocaımızı takdir edelim.Geçen sene en kolay maçlarda bile 11'i bozmuyordu buda hem yedekleri ümitsizliğe düşürüyordu hem de sürekli oynayan arkadaşları taraftarın önüne atıyordu(İsmail) ama şu anda ister istemez herkese şans geliyor bu şansı kullananlar yeniden yapılanmanın içinde kalacaklar.
Taktiksel olarak ise Necip'i Kamara'nın olduğu sağ tarafta kullamak savunma olarak bizi rahatlatır diye düşünüyorum.Maçla ilgili tahminim iyi futbol.Sonuç olarak da Toraman'ın varlığı bizi orta sahada daha diri ve sağlam kılıyor Alper'in yokluğunda ortasahayı alabilirsek maçı alırız ama en kötü senaryoda yenilmeyeceğimizi tahmin ediyorum.Muhtemel 11
6 Aralık 2012 Perşembe
YILIN 11'İ
Bu ara yılın 11'ini yapmayanı dövüyorlar malum bir de biz yapalım dedik ama karar vermek ciddi zor oldu.
CASİLLAS:Bu sene hem La Liga'yı hemde Avrupa şampiyonluğu'nu kazanması tercih etmemde önemli rolü oldu ama hala Barca maçlarında hep gol yemesi benı sinir etmiyor değil.
LAHM:O bir istikrar abidesi 11/12 sezonunda 58 resmi maça çıktı ve hiçbirinde Eboue gibi maç seçmemiştir liderilk vasfı yok deselerde gençlere çalışkanlığıyla iyi bir örnek.
PİQUE:Topla çıkışları olmadık zamanlarda attığı gollerle benim gibi Madrid sempatizanlarını kızdırsa da, Shakira ile olan ilişkiaine rağmen en başarılı stoperlerden biri olmaya devam ediyor.
RAMOS:O bir arıza bazen hakemler tarafından korunsa da Casillas sonrası bayrak adamlığa hazırlanıyor.Çok genç yaşta böyle bir klübün kapısından girip devam edebilmek büyük başarı ki zaten geçen sene müthiş oynadı.
ALBA:Bu sene büyük çıkış yaşadı.Barcelona altyapısını tekrar geri getirme alışkanlığı devam ediyor.Bu sene ki performansıyla sol bek bekleyen gözlerimizin pasını sildi.
PİRLO:Açıklama yapmaya gerek varmı bilmiyorum reis Jueventus'un şampiyonluğunda büyük rol oynadı Milan'ın bu karakter ve yetenekte ki bir adamı nasıl bıraktığını anlamak güç ki İngiltere'ye attığı panenka herşeyi açıklar heralde.
İNİESTA:Bebek yüzlü seri katil kıvamında ki bu adam belki de sistemin en önemli parçası,bazı hareketleri o kadar kolay gösteriyor ki insan kendi oyuncusu yapamayınca kızıyor.
HAZARD:Geçen sezon tüm maçlarda 50'ye yakın gol ve asist yapması ve bunu bu yaşta yapması kendisine olan hayranlığımı artırdı ki Chelsea kariyeri de gayet iyi başladı.
FALCAO:Kimileri onun için 40 milyon euro etmez dedi kimisi o kadar da değil dedi ama bu kaplan tam bir golcü ve durmdan atmaya devam ediyor.Eğer ki bu sene bir yere transfer olursa 60'tan fazla edeceği kesin Madrid onun yerini nasıl doldurur bilmem ama böyle seviye atlatan oyuncular fazla bulunmuyor.
MESSİ:Onu buraya niye aldığımızı açıklamaya gerek yok kırılacak herşeyi kıracak büyük ihtimalle.Pele onun hakkında zırvalasa da o atmaya devam ediyor.Dünya kupası mı hiç sanmıyorum.
RONALDO:Geçen sezon ligde 46 gol attı ama Messi'nin gerisinde kaldı bu da ancak onun başına gelebilir.Her zaman Ronaldo'yu Messi'ye tercih ederim çünkü Messi'de doğuştan gelen bir yetenek ve bu yeteneği işleyecek takım vardı.Ronaldo ise sınırlı yeteneklerini en verimi şekilde kullanmayı öğrendi bu kadar eleştirilmesinde yakışıklı olmasının payı var bence.
3 Aralık 2012 Pazartesi
İŞLER GÜÇLER FUTBOL YORUMU
2 Aralık 2012 Pazar
FEDA DEDİK FENA GELİYORUZ
Afiyet olsun helal olsun siz böyle oynayın kaybetsenızde biz sizin arkanızdayız hatta buda benden...
25 Kasım 2012 Pazar
İŞTE AYKUT HOCANIN TAKIMI
Bugün ki ikinci yarıda oynadığımız harika futbol çubukluya gönül veren herkesi memnun etmiştir.Sow un önlenemez yükselişi, Kuyt ın 90 dakika boyunca bitmeyen azimli mücadelesi,Sezer in küçük mücahit tadında ortaya koyduğu yürek,daha kasım ayında 30. resmi maçını oynayan Hasan Ali nin Gökhan Gönül esintileri ve daha pek çok şey mutlu etti bizleri.Ama beni en çok mutlu eden şey en kötü zamanlarda bile şahsen arkasında durduğum ve laf olsun diye değil gerçekten uzun yıllar futbol aklımız olmaya devam etmesini istediğim Aykut Kocaman ın gülen gözleri ve bazı şeyleri başarmanın memnuniyiyetinin yüzüne yansımasıydı.
Aykut Hoca kısa bir süre önce takımların 'hoca takımı 'haline gelmesi gerektiğini belirtmişti.Bence de bu uzun vadede başarı için gerekli bir olgu.Eğer Fenerbahçe bir hocanın, bir adamın takımı olacaksa bu en çok KOCAMAN bir Fenerbahçeli Aykut Hocaya yakışır.Bu gecede hem içerden hem de dışardan en azından daha az engelle karşılaşırsa hocanın takımının çok yakında sahada olacağını gördük.Hocamızın ve takımımızın arkasında duralım.Güzel günler göreceğiz güneşli günler . . .
ÜZÜCÜ
Furkan Şeker Muhammed Demir İsmail Köybaşı.Bu genç arkadaşların acısını üzüntü diyerek geçmek maalesef çok basit kaçar.Bu kadar sık aynı tip sakatlıklar insanı ciddi manada korkutuyor Allah acil şifalar versin.
Umarım üç futbolcu kardeşimizde eskisinden daha iyi şekilde dönerler ve birgün Siyah Beyaz formalarla izleriz...
24 Kasım 2012 Cumartesi
TRANSFER ÜZERİNE
Olası solbek transferimiz var bu konuda ilk aday herhalde İBB'den Gökhan.Ben olsam burada Emre ve asıl mevkisi solbek olan ve geçen sezon burada iyi maçlar çıkaran Tanju'yu denemeden transfere karşıyım sonra yeni sezon açılışında bir bakacağız takımın yarısı sol bek.Hem ikisi de ne kadar kötü olabilir ki.
Forvet konusunda ise bence kesinlikle sıkıntı var Batuhan maalesef kendini toparlayamadı ve elimizde başka alternatif yok buraya sistemi çalıştırabilecek ilerleyen senelerde fayda sağlayabilecek bir oyuncu alınabilir ama kesinlikle burnu havada bir adam değilde soğuk ülkelerin hırslı çocuklarına bakmak lazım.
LİDERLİK ÜZERİNE
Veli ortasahaya ne kadar dinamizm getirsede hücüm anlamında yetersiz kalıyordu Fenerbahçe maçında gördüğü kart Beşiktaş için şans oldu ve devreye Oğuzhan girdi.Fernandes reis artık yalnız değildi Onu anlayan oyunu okuyabilen birisi daha vardı.Diğer şansımız Ersan'ın topla oyunda takımın en iyi stoperi olarak takıma monte olması inşallah aynı toparlanma İsmail kardeşimizde de görülür o da ayrı bir blog yazısı.
Almeida'da görülen değişim müthiş herhalde artık iyi oynayarak takımdan daha üst seviyeye gidebileceğini anladı nazar değmesin inşallah.Kuzenim ve blogun diğer yazarı Erhan'ın ifadesiyle ben sadece Almeida'ya dua ettim herhalde.Ve nispeten kolay gelen fikstür zor maçları hemen hemen tamamladık ama Samed Hoca'nın dediği gibi maç maç bakmak lazım devre arasına kadar kayıpsız gidersek müthiş olur ama bu takım bunu başaracak kalibrede yeter ki hakem oyunlarına gelmeyelim
23 Kasım 2012 Cuma
15 Kasım 2012 Perşembe
ZLATAN İBRAHİMOVİC
Tarihte İngiltere milli takımına 4 gol atan ilk oyuncu olması başlı başına bir olayken ( ki biz Türkiye olarak daha İngilizlere gol atamadık) attığı bu 4. gole söyleyecek söz bulamıyorum.Belki dünya üzerinde bu golleri atacak başka oyuncular vardır ama o pozisyonda öyle bir vuruşu aklına getirebilecek tek adam var.ZLATAN İBRAHİMOVİC. . .
14 Kasım 2012 Çarşamba
EN GÜZEL GOL
FIFA, 2012 yılında dünyada atılan en güzel golü belirlemek için 10 aday belirledi.Ne mutlu bize ki bu 10 aday arasında 2 Fenerbahçeli futbolcunun golü de var .2 gol de yukarıdaki videolarda mevcut.Biz Fenerbahçeliler iki gol arasında kaldık, iki çocuğundan birini seçmek gibi bir şey bizim için.2 gol de gerçekten çok güzel ama ben oyumu Sow 'un golünden yana kullandım.Eminim Stoch da bana hak verecektir.Benim bu tercihimde golün anlam ve önemi ön plana çıktı.
Malum biz Türk halkı olarak bu tür oylama olaylarında çok başarılıyız.Bunu da en son Hamit Altıntop 'un bu ödülü aldığı zamanda göstermiştik.Bundan dolayıdır ki bu seneki ödülün bizim çocuklardan birine gideceğine eminim.Bizler içinde farklı bir heyecan olacak.Herkesi oy kullanmaya davet ediyorum.
12 Kasım 2012 Pazartesi
3 PUANDAN ÇOK DAHA FAZLASI
Her yönüyle muhteşem bir geceydi biz çubukluya gönül verenler için.Öncelikle sezon başından beri özlediğimiz futbolu dün akşam izledik diyebiliriz.Takımdaki her oyuncu maksimum performans sergiledi neredeyse.Yobo defansta güven verdi,Bekir defanstaki iyi futbolunun yanına 2 de güzel slalom ekleyip gecemizi şenlendirdi.Takımın Gönül adamı Gökhan eski günlerini andıran bindirmeleri,Topal Meireles ve Christian dan oluşan çok yönlü orta saha;Kuyt ın bitmek bilmeyen enerjisi,Stoch un geri dönüş sinyalleri ve tabi ki Sow un sergilediği muhteşem forvet performansı gecemizi aydınlatıp tüm sarı kanaryalara umut aşıladı.
Biz son zamanlarda bu kadar güzel şeye tanıklık etmenin tadını çıkarırken belki de yaşadığımız 1 yılı ve bundan sonra yaşayacaklarımıza dair en güzel mesaj SEZER ÖZTÜRK den geldi.Geçen hafta Manisa da verdiği mesajların bu hafta attığı süper golle adeta altını kalın bir çizgiyle çizdi.Sezer attığı golün ne kadar önemli olduğunun farkında mı bilmiyorum ama biz Fenerbahçeliler çokça farkındayız bu golün ve hangi kalelere gol olduğunun.Dış mihraklara verdiği mesajı bi yana bırakırsak asıl takım içine verdiği mesajı konuşmalıyız.Oynamayan, belki de bundan hocayı kabahatli bulan arkadaşları varsa onlara en güzel cevaptı o gol.Bu formayı giymenin ne kadar zor olduğunu, bedelinin ne kadar ağır olduğunu belki de en iyi Sezer biliyor bu takımda.O hiç pes etmedi,azmetti ve en sonunda en güzel şekilde layık olduğu çubukluyu geçirdi sırtına.Hakettiği saygıyı ve sevgiyi de hem takım arkadaşlarından hem de taraftarlardan fazlasıyla gördü.Dün Sezercik yükseldi arkadaşlarının sırtında bundan sonrada Aykut hoca ve öğrencileri omuzlayacak yeni başarılara Fenerbahçemizi.
9 Kasım 2012 Cuma
ARTIK UÇMA VAKTİ
Dünkü Limasol maçından 2 güzel kare.Maçtaki gollerin sahibi Kuyt ve Sow gol sevinçleri sırasında havalara uçuyorlar.Umarım sezonun bundan sonraki döneminde hem onların hem de bizim ayaklarımız yerden kesilir mutluluktan.Dün akşamki maçla ilgili olarak çok pozitif düşünceler içindeyim.Maçın belli bölümlerinde ortaya koyduğumuz akışkan ve göze hoş gelen futbol beni çok mutlu etti.Bunun en büyük sebeplerinden birinin de Meireles in sahadaki varlığı olduğunu düşünüyorum .Portekizlinin varlığı bile takımı bir kademe üste taşımaya yetiyor.Bizim Raul, yanında ki arkadaşlarını bir kademe üste taşıyan tipte bir oyuncu.Kenarda ki hocası,tribünde ki taraftar ve en önemlisi yan yana oynadığı arkadaşları ona çok güveniyor.Onunla birlikte takım daha güvenli ve akıcı futbol oynuyor sanki.Mehmet Topal ,Christian ve Meeireles 3 lüsü uzun süre yan yana oynama fırsatı bulursa efsane bir orta saha oluşturacaklarına inanıyorum.
Takımdaki herkes görevini yaptı dün akşam ama biri vardı ki o çok farklıydı.Tabi ki müzmin! sakat Sow dan bahsediyorum.Eski doktorumuz Karanlık da bundan sonra ortaya koyduğu iş ahlaksızlığı ile bir daha iş bulmasın mümkünse.Neyse biz golcümüze dönelim.Moussa Sow Fenerbahçe taraftarının yıllardır hasretini çektiği forvetin tam karşılığı aslında, güçlü,pres gücü yüksek ve bitiriciliği üst düzeyde. Attığı jeneriklik goller ise cabası.Ama benim ondan bir isteğim daha var o da 1 maçta 2 gol ve üzeri atması, bu gidişle onu da en kısa zamanda yapacaktır.Diziliş olarak sağ tarafta görev yapsa da Sow un forvetteki partneri uçan Hollandalı Dirk Kuyt. Geldiği günden bu yana çok verimli oynadığını söylemek gerek.Bu kariyerde bir oyuncunun saha içinde gösterdiği mücadele ortaya koyduğu hırs hem Fenerbahçe hem de Türk Futbolu açısından çok değerli.Gösterdiği liderlik ve Türkçe öğrenme konusunda arkadaşlarına yaptığı öncülükse takdire şayan.Böyle yabancılara kapımız her zaman açık.Başımızın üstünde yerleri var.
Bu ikili başta olmak üzere takımdan beklediğimiz,bu maçta emarelerini gördüğümüz futbolu sergilemeleri.Bu takımın bunu yapacak gücü olduğunu düşünüyorum.Hem takımın daha iyi düzeye gelmesi hem de camia içindeki sukunetin sağlanması için seri galibiyetler şart.Böylelikle genç oyuncuların takıma monte edilmesi dahil Aykut Hocanın yapacağı hamleler için eli güçlenmiş olacaktır.Önümüzde içeride Ordu ve deplasmanda Eskişehir maçları var.Eğer bu iki maçtan istediğimiz sonuçları alırsak Avrupa da yaşanan parlak tabloyu lig de de görme imkanı buluruz.Yolumuzda, bahtımızda açık olsun . . .
6 Kasım 2012 Salı
VER LEFTERE YAZ DEFTERE
Efsane kelimesinin vücut bulmuş hali,ben dahil kendisini izleme fırsatı bulamamış yeni neslin sevgisini ve saygısını kazanmış, cenazesinde milyonlarla birlikte bir başka efsane Alex i gözyaşlarına boğmuş,harika insan büyük futbolcu LEFTER KÜÇÜKANDONYADİS. Bu önemli günde aklıma düştü. Sanki bizlerden rahmet istedi. Ruhun şad olsun EFSANE. . .
6 KASIM 2002
Bu maçı canlı izleyememenin hüznünü her 6 Kasım da bir daha yaşıyorum.O tarihte lisenin hazırlık sınıfındayım.Malesef bu tarihi maçın oynandığı saatlerde okul yurdunun etüt salonunda, bir radyo spikerinin sesinden bile mahrum yaşıyorum derbinin heyecanını.Bilenler bilir bir taraftar için en kötü şey takımının maçını,bu hele de bir derbiyse izleyememektir. Ben de ders çalışmak için toplandığımız etüt salonunun en arka sırasında kafamda hayali bir şekilde oynatıyorum derbiyi ve böyle ortak oluyorum bu heyecana.Dışarıdan her gol sesi geldiğinde golü yeme ihtimalimizin de olmasından sebep tedirgin bir halde cevap arıyorum golü kimin attığını öğrenmek için.Neyse ki ilk yarıyı 2-0 önde kapatıyoruz ve etüt bitiyor.Ben heyecanla kantine inip televizyonun karşısına geçiyorum.Tüm dikkatimle ekranın sağ üst köşesine dikiyorum gözlerimi o an yayında ne var umursamadan.Ben geçtiğimde ekranın karşısına 2-0 skor.Dakikalar geçtikçe ev sahibini ifade eden rakam değişiyor 3,4,5,6 .Diğer taraf ise 0 da sabit.Fenerlisi Cimbomlusu herkes saşkın.Bense hem şaşkın hem de inanılmaz mutluyum.
O gün neler yaptım nasıl uyudum bilmiyorum.Maçın özetini bile ne zaman izledim hatırlamıyorum.Ertesi gün ve bir hafta boyunca 6-0 destanını anlatan gazeteler ve onların verdiği bir sürü ek.Bende elimden geldiğince hepsini alıyorum.Belki izleyerek tanık olamadım ama okuyarak ve yaşayarak tanıklık ediyorum bu tarihi olaya.Sonraki hafta sonu yurdu bir hamsi kokusu sarıyor bizde kokuyu duyup merakla odamızdan çıkıyoruz arkadaşlarla.Sonra lise son abilerimiz bizi odalarına davet ediyorlar bir bakıyoruz odanın içinde koca bir mangal,hamsi kızartıyorlar.Meğer kendi aralarında maç için iddiaya girmişler kaybeden taraf kazanan ne kadar gol atarsa ona o kadar kilo hamsi alacakmış.Tabi 6-0 gibi bir maçı kimse beklemiyor.6 kilo hamsi de çok gelince de tüm yurda dağıtıyorlar.Bizde Fenerlisi Cimbomlusu hep beraber yiyoruz kendimize düşeni, espriler, takılmalar eşliğinde.
Tuttuğu takıma,yaşadığı ortama ya da o anki ruh haline göre herkes farklı yaşamıştır 6 Kasımı.Benim 6 Kasımım da böyle işte.Ama taraflı tarafsız kimse unutamayacak bu olayı uzun yıllar.Dile kolay 6 Kasim 6.hafta 6-0 .
5 Kasım 2012 Pazartesi
SÜPER LİGİN EN 'AKTİF' GOLCÜLERİ
NECATİ ATEŞ
-03.01.1980 İzmir doğumlu.
- Altay,Adanaspor,Ankaraspor,İstanbul B.B,Antalyaspor,Eskişehirspor,Real Sociedad ve Galatasaray formasını giydiği takımlar.
-Şu ana kadar Süper Lig de 288 maça çıktı ve 125 golü var.
-Süper Lig deki aktif futbolcular arasında en golcü isim.
UMUT BULUT
-15.03.1983 Kayseri doğumlu.
-Ankaragücü,Trabzonspor,Toulouse,Galatasaray oynadığı takımlar.
-Süper Lig de 260 maçta 111 golü var.
MERT NOBRE
-06.11.1980 Brezilya doğumlu.
-Türkiye kariyerinde 3 takım var; Fenerbahçe,Beşiktaş ve Mersin İdman Yurdu.
-Süper Lig de 242 maç 97 gol.
BURAK YILMAZ
-15.07.1985 Antalya doğumlu.
-Bu genç yaşına rağmen futbolumuzun gezginlerinden olan oyuncu bugüne kadar ; Antalyaspor,Beşiktaş,Manisaspor,Fenerbahçe,Eskişehirspor,Trabzonspor ve Galatasaray forması giydi.
-Süper Ligde 155 maçta 76 gole imza attı.
BOBO
-09.01.1985 Brezilya doğumlu.
-Türkiye kariyerinde iki takım var; Beşiktaş ve Kayserispor.
-Süper Lig kariyerinde 154 maçta 51 golü var.
Süper Lig deki aktif futbolcular arasındaki en golcü 5 oyuncuyu yukarıda kısaca belirttik.Bu istatistiklerin sadece Lig performansına ait olduğunu belirtmek gerek.Sayı olarak en golcü oyuncu Necati Ateş olurken maç başına atılan gole baktığımızda en iyisi Burak Yılmaz.Necati ve Umut 100 ler kubünün üyesi durumunda diğer futbolcular arasında yakın zamanda bu kulübe girme ihtimali en yüksek oyuncu 97 gollü Mert Nobre.Bakalım sezon sonunda bu oyuncular gol sayılarını ne kadar arttıracak ya da listeye yeni girecek isimler olacak mı bekleyip göreceğiz.
30 Ekim 2012 Salı
DİEGO ARMANDO MARADONA 52 YAŞINDA
Diego Armando Maradona, bugün 52. doğum gününü kutladı.Onun için ne söylesek eksik kalır.Daha önce küçük birşeyler karalamıştık.O yüzden bu seferlik onun kariyerinden kesitler sunan bir video ile kutlayalım dünya futboluna bir armağan olarak gelen EFSANE nin doğum gününü.
TALİHSİZ BAŞLANGIÇ
Salih Uçan,6 ocak 1994 doğumlu oyuncu sezon başında Bucaspor dan Fenerbahçe ye transfer oldu.İzleyenler onun ne kadar iyi bu futbolcu olduğundan haberdardır zaten.Bende geçen sene Bucaspor da 2 3 maçını izleme fırsatını bulmuştum.Transfer haberini duyduğumda da çok sevindim.Salih i 1 kez bile izlememiş sadece kulaktan doğma bilgilerle dolu bir sürü renktaşım onun hep oynaması gerektiğini dile getirdi.Bunun sebeblerinden biri Salih hakkında duydukları olumlu yorumlar olsa da asıl neden ise Fenerbahçe taraftarı olarak genç oyuncuya duyduğumuz hasret.Yıllardır süren Fenerbahçe de genç oyuncu çıkmıyor sorunsalı taraftarı ve medyayı öyle bir noktaya getirdi ki bütün genç futbolculara yıldız gözüyle bakar olduk.Benim fikrim ise bu formayı genç olanın değil iyi ve faydalı olan giymesi gerektiği yönünde.
Bütün bu genellemeleri bir kenara bırakıp Salih e gelecek olursak,Salih hem genç hem de yıldız potansiyeline sahip bir yetenek.Aykut Hoca da Recep Niyaz da olduğu gibi bu iki oyuncunun bu takımın geleceği olduğunu belirtip, adeta üstüne titriyor.Onları kullanmak için hep en doğru anı kovalıyor.Dün akşam maç öncesinde herkes maçın erken kopacağını ve bu iki genç yıldızın şans bulacağını düşünüyordu.Ama herkesin malumu evdeki hesap çarşıya uymadı.Fenerbahçe mağlup durumdayken ve maç gergin bir atmosfere girmişken Aykut Hoca Salih i sahaya sürdü.Oynadığı kısa sürede de klas bir ayak olduğunu gösterdi genç oyuncu.Fakat 3. gol öncesi yaptığı top kaybı ve sonunda yenilen gol büyük bir talihsizlik oldu onun için.Her ne kadar o goldeki hatanın tüm takıma ait olduğunu hocamız da belirtse de Salih ilk resmi maçında bu golle hatırlanacak.
Takip ettiğim kadarıyla Salih yaşına göre çok olgun bir genç ve bu sıkıntıyı da atlatacaktır.Bu konuda takımdaki büyükleri de ona yardımcı olacaktır.Ama burada en kritik görev Aykut Hoca ya düşüyor.Benim naçizane fikrim Salih in Akhisar maçına 11 başlaması yönünde.Bunun hem Salih'e hem de kadrodaki diğer gençlere verilecek çok önemli bir mesaj olacağını düşünüyorum.Umarım bu dileğim gerçekleşir.Sezon içinde maçlar kaybedilip kazanılır.Ama bu gençleri kazanmak belkide ileride kazanılacak şampiyonlukların en büyük anahtarı olacaktır.
26 Ekim 2012 Cuma
AKIL TUTULMASI
Fenerbahçe Uefa Avrupa Ligi C Grubunun 3. maçında Ael Limasol deplasmanından Egemenin güzel kafa golüyle galip ayrıldı ve liderliğe yükseldi.Vasat bir oyun ortaya koyduk özellikle de ilk yarıda,İkinci yarı ise kurduğumuz 15 dakikalık baskı ve bir duran top istediğimiz skoru almamıza yetti.3 maç sonunda 7 puanla lider durumdayız.Gruptan çıkmayı büyük ölçüde garantiledik ayrıca 1.cıkmak için de büyük bir avantajımız var.Ben grupta oynadığımız 3 maçta da oyun olarak genelde iyi oynadığımızı düşünüyorum.Marsilya maçında ki son dakika talihsizliği olmasa 9 puan yapmıştık bile ama 7 puan ve liderliğe de itiraz edecek halimiz yok.Ayrıca bu maç Fenerbahçe den çok ülke futbolumuz açısından çok önemliydi.Ülke puanlarındaki sıralamaya bakarsak bu galibiyetin M'gladbach maçından daha önemli olduğunu anlarız.
Benim asıl değinmek istediğim şey ise, konu futbol olunca yaşadığımız akıl tutulması.Avrupa da maçlar başlamadan önce bütün gerçeklerden uzaklaşıp kendi hayal dünyamızda yaşıyoruz.Her kura çekildiğinde rakiplerimizi küçümsemek gibi bir alışkanlığımız var.Her takım bizim için biçilmiş kaftan oluyor.Kendi ligimiz çok üst düzeydeymiş gibi Rusya,Hollanda,Romanya,Portekiz gibi ülkelerin takımlarını küçümsüyoruz.Örneğin bu sene Şampiyonlar Ligi kuraları çekilirken bir yorumcumuz Braga nun Galatasaray ın dişine göre olduğunu ve eski gücünden uzak olduğu kelamında bulundu.O Braga buraya gelip 2-0 lık sonuçla 3 puanı ülkesine götürdü..Peki biz eski gücümüzde miyiz onu hiç düşünmüyoruz.Son yıllarda kazandığımız hangi başarı var Avrupa çapında da bu kadar küstahlaşıyoruz rakiplerimize karşı.Şu an Romanya Ligin de 10. sırada olan Cluj,bizim son şampiyonumuz 'RÜYA' takım yakıştırmaları yapılan takımımızın önünde.
Bir de şöyle kötü bir huyumuz var. Eğer biz bir takımı yenersek o takım birden değersizleşiyor.Fenerbahçe deplasmanda M'gladbach a 4 gol atıp mağlup edince bi Alman takımına köy takımı bile deme gafletine düştük.Marsilya eski gücünde değil,Ael Limasol ise alt tarafı bir Rum takımı.Bizim bu kafayla başarılı olmamız çok zor Avrupa arenasında.Biz şuan da futbol olarak dibe vurmuş durumdayız.O yüzden San Marino takımını bile yensek küçümseyecek durumda değiliz.Bundan sonra ne daha sahaya çıkmadan takımlarımızı göklere çıkarıp rakipleri küçümseyelim ne de aldığımız galibiyetleri değersizleştirelim.
25 Ekim 2012 Perşembe
DEJAVU
Malaga nın tecrübeli kanat oyuncusu aynı zamanda kaptanı olan Joaquin Sanchez takımıyla oynadığı son iki maçta ilginç bir olayın kahramanı oldu.Hafta sonu kendi sahasında Valladoid i konuk eden Malaga maçı da 2 -1 kazandı.Maç 1-1 devam ederken takım penaltı kazandı ve topun başına Malaga nın penaltıcısı Joaquin geçti.Tecrübeli oyuncu penaltıyı gole çeviremedi.Maç 1-1 devam ederken ve sıkıntıya girmişken gemisini kurtaran kaptan misali sahneye çıkan Joaquin 87. dakika da sahneye çıktı ve hayati bir 3 puan kazandırdı takımına.Bugün ise Şampiyonlar Liginde kendi sahasında Milan ile karşılaştı Malaga.Maçın ilk yarısında yine bir penaltı ve topun başında yine Joaquin Sanchez. Sanırım kendi de dahil kimse kaptandan 1 hafta içinde 2 penaltı kaçırmasını beklemiyordu.Ama beklenmeyen oldu ve top üstten auta gitti.Ve dejavu, hafta sonu gerçekleşen olay yine oldu.Kaptan sahneye çıktı, tarihinde ilk defa Şampiyonlar Ligin de mücadele eden takımının 3 te 3 yapmasına vesile olan galibiyete golüyle katkıda bulundu.
Bundan sonra Joaquin penaltı noktasına ne zaman geçse farklı bir heyecan yaşayacağı ve yaşatacağı kesin.Ama penaltı kaçsa da son iki hafta da yaşananlar nedeniyle Malaga taraftarının çok üzüleceğini sanmıyorum.
NOT: Gittiği her takıma imzasını atan ve takımlarını bi üst seviyeye taşıyan güzel insan iyi hoca Manuel Pelegrini ye de saygılar.
24 Ekim 2012 Çarşamba
ŞAMPİYONLAR LİGİ GOLCÜSÜ
Roberto Soldado Rillo,Valencia nın en büyük gol umudu ve kaptanı.İspanyol futbolunun önemli golcülerinden biri olan Soldado henüz 20 li yaşlarının başlarında Real Madrid A takımında yer almaya başladı.Çok az süreler alsa da bugüne dair sinyalleri de verdi bu kısıtlı dakikalarda.Daha sonra ilk önce Osasuna ya sonra da Madrid in küçük takımı Getafe ye kiralandı.Bu kulüplerde hatırı sayılır gol rakamlarına ulaşarak ön plana çıkmaya başladı.Osasuna da 1 sezonda 13 gol,Getafe de de 2 sezonda toplam 33 gole imza attı.Ne var ki bu başarılarda Real Madrid tarafından yeterli görülmedi ve yönetim onu iyi bir rakama satmaya karar verdi.Böyle bir golcünün de doğal olarak alıcısı çok olur.Bunlardan biri de David Villa yı Barcelona ya gönderen Valencia.Yarasalar bu fırsatı kaçırmadılar ve 10 milyon euro ya yeni golcülerini renklerine kattılar.Şu ana kadar Valencia formasıyla geçirdiği 3 sezonda 106 maça çıktı ve 58 gol kaydetti.Bu rakamlar bile onun ne kadar değerli bir forvet olduğunu anlatırken asıl çarpıcı nokta ise Soldado nun Şampiyonlar Ligi başarısı.Avrupanın en büyük arenasındaki performansı ise göz alıcı 21 maç 15 gol.Kendi ulusal liginizde çok gol atabilirsiniz ama bunu Avrupa sahnesinde göstermeye devam ediyorsanız gerçek bir golcü oldunuz demektir.Üstelik Soldado bu rakamlara, geçmişine nazaran Şampiyonlar Liginde daha düşük bir profil çizen Valencia ile ulaştı.O gollerini attıkça biz de takibe devam edeceğiz.Yürüyedur Soldado .
22 Ekim 2012 Pazartesi
BU FORMA İÇİN DEĞERDİ
Yeon Koung Kim, Kore Voleybol Federasyonu ve ülkesindeki eski takımının Kore ye dönmesi için yaptığı tüm baskılara hatta engellemelere rağmen tekrar Fenerbahçe de.Bu transferde en önemli rolü ısrarla Fenerbahçe de oynamak istediğini belirten Kim oynadı.(Para için bu armayı terk eden 'milli yıldızlara' inat).Oynadığı voleybolla zaten bizlerin sevgisini kazanan başarılı oyuncu, bu sürecin sonunda yaşadığı sancılı dönemi anlatırken kalbimizdeki yerini daha da sağlamlaştırdı:BU FORMA İÇİN DEĞERDİ.
'EL MATADOR' EDİNSON CAVANİ
Şimdi bir kulübün başında olduğunuzu düşünün.Transfer dönemi gelmiş ve takımınızın bir forvet ihtiyacı var.Başkanınız çok bonkör bir adam, sen ismi söyle gerekeni yapalım diyor.Messi ve Ronaldo hariç tabi.Kimi tercih ederdiniz?Pek çoğunuzun Falcao dediğini duyar gibiyim.Fakat başlıktan da anlaşıldığı gibi benim tercihim farklı.El Matador, Edinson Cavani.
Napoli nin ele avuca sığmaz Uruguaylı forveti bir hücum oyuncusunda aradığınız bütün özelliklere sahip.Attığı gollere bakacak olursak golün her türlüsünü attığını görürsünüz.Üstelik her sene üstüne koyarak devam ediyor.Milli takımında Luıs Suarez ve Diego Forlan ın arkasında kaldı ama bu çok yakında değişir diye düşünüyorum.Napoli de çok güzel görünüyor ama onu Fenerbahçe forması altında çubukluyu giyerken görmek de fena olmaz hani.En azından ilerleyen dönemlerde diğer gözdelerim Juventus ya da Real Madrid formasını giysin isterim.
Cavani, istatistiklerin onu anlatmakta yetersiz kalacağı oyunculardan.Ama bir kaç istatistik paylaşsak sanırım onun hakkında daha rahat fikir sahibi oluruz.
-Serie A da Palermo ve Napoli formasıyla 187 maçta 89 gol attı.
-Palermo zamanının acemilik dönemine geldiğini düşünürsek asıl ciddiye alınması gereken yer Napoli dönemi.
-Napoli formasıyla toplam 105 maça çıkıp 73 gol kaydetti. Çok etkileyici rakamlar.
-Geçen sezon toplam 48 maça çıktı ve 33 gol attı.
-Bu sezon ise şu ana kadar çıktığı 9 maçta 6 golü var.
-Şampiyonlar Liginde 8 maç 5 gol ,Uefa Avrupa Liginde ise 11 maç 7 gol gibi istatistikleri var.
-1987 doğumlu,henüz 25 yaşında ve önünde uzun yıllar var.
O AN
Dakika 90+3,tabela 1-1 i gösteriyor.Beşiktaş yarı sahasından yüksek bir top atılıyor Trabzonspor ceza sahasına.Kaleci Onur ve Bamba topu birbirine bırakırken Olcay Şahan fırlıyor aradan.Harika bir top kontrolü belki de son yıllarda gördüklerimiz arasında en iyisi.Son vuruşu o kadar iyi olmayınca Onur un da katkılarıyla kaçıyor gol ve son düdük geliyor.O an da sanki sahaya yıldırım düşmüş gibi yıkılıyor siyah beyazlılar oldukları yerlere.Bütün stat ayakta alkışlıyor onları 90 dakika boyunca gösterdikleri müthiş mücadele için ama akıllarda belkide yıllarca unutulmayacak O AN.
21 Ekim 2012 Pazar
BİR ZAMANLAR EN İYİYDİ: SERİE A
Şuan Premier Leageu neyse 80 li 90 lı yıllarda Serie A o durumdaydı.Şimdi ise Alman Bundesliga nın bile gerisine düşmüş 4. sırada.Peki nasıl oldu da işler bu noktaya geldi.Sebepleri bir kaç konu başlığı altında toplayabiliriz.
- STATLAR
İtalya da ki en yeni hatta tek yeni stat Juventus un maçlarını oynadığı Juventus Arena.Diğer statların en yenisi 1990 Dünya kupasında yapılan statlar.O zamanın teknolojisi ile yapıldıkları için ne kadar yenilemeye gidilse de diğer Avrupa liglerindeki muadillerine göre çok geride kalıyorlar.Çoğu stat da tribünler sahaya uzak,seyirci konforu çok alt seviyede.
-YILDIZ FUTBOLCULAR
Nasıl şimdi en iyi oyuncular İngiltere yi ya da Real Madrid ve Barcelona faktörüyle İspanya yı tercih ediyorlarsa eskiden ibre tamamen İtalya dan yanaydı.80 li yıllarda Maradona, Platini,Matthaus,Klinsmann,Riijkard.Gullit ;90 lı yıllarda ise Ronaldo,Van Basten,Weah,Zidane,Batistuta gibi uluslararası yıldızlar Serie A yı tercih ettiler.Ayrıca kulüplerin yetiştirdikleri Del Piero, Maldini,Totti,Nesta,Roberto Baggio gibi dünya çapındaki İtalyan futbolcular ligin değerini hep en tepede tuttular.
-KULÜPLERİN AVRUPA BAŞARILARI
Milan ve Juventus un başını çektiği İtalyan Futbolunun toplam 12 Şampiyonlar Ligi ve 8 Uefa Avrupa Ligi şampiyonluğu var.Şampiyonlar Ligin de başarılar gelmeye devam ediyor.Fakat benim bir türlü anlam veremediğim şekilde İtalyan takımları Avrupa Ligi ni 2. planda tutup yedek ağırlıklı kadrolarla mücadele ediyorlar, doğal olarak da bu kupa da başarının uzağında kalıyorlar.Oysa ki burda kazanılacak puanlar çok önemli.Bunun sonucu olarak ülke puan sıralamasında Almanya nın gerisine düşerek Şampiyonlar Ligine 4 takım gönderme hakkını panzerlere kaptırdılar.
-EKONOMİK NEDENLER
Ülkede yaşanan mali kriz,statların kalitesizliği nedeniyle seyirci gelirlerinin düşük olması,yayın geliri olarak diğer 3 büyük ligin gerisinde kalınması gibi faktörlerde kulüpleri ve ülke futbolunu olumsuz etkiliyor.
-ŞİKE DAVALARI VE FUTBOL MAFYA İLİŞKİSİ
Bu sorunlar Serie A nın en parlak zamanında da yaşanıyordu belki ama 2006 da yaşanan büyük skandalla çok daha fazla konuşulur hale geldi .Hala da zaman zaman operasyonlar sürüyor.Ligin üstündeki kara bulutlar dağıtılmaya çalışılsa da malesef böyle bir lekeyi temizlemek kolay olmuyor.Bahis mafyasının kulüplerle ve futbolcularla olan yakın ilişkileri de aşikar.
Tüm bu olumsuzluklar yüzünden SERİA eski cazibesini kaybetmiş olabilir.Fakat onları özel ve çekici kılan,kendine has şeyler de yok değil.Öncelikle taktik anlayışın en yüksek olduğu lig Serie A .En alttaki takımlar bile belli bir taktik disipline sahip ve hiçbir zaman oyunun içinden kopmuyorlar.Diğer liglere nazaran büyük takımların çok farklı sonuçlar aldığını görmek mümkün değil.Endüstriyel futbolla birlikte kaybolmaya başlayan bayrak adam geleneğinin en çok görüldüğü yer İtalya.Yakın geçmişteki örneklerse hepimizin bildiği isimler.Alessandro Del Piero(Juventus),Paulo Maldini(Milan),Francesco Totti (Roma),Antonio Di Natale(Udinese).Birçokları ligin sıkıcı olduğundan dem vurur ama sezon boyunca Premier League veya La Liga dan daha az keyifsiz maça sahne olduğuna iddiaya girebilirim. Serie A derbi ve ikili rekabet konusunda tam bir uzman .Milan-İnter ,Milan-Juventus,Roma-Lazio,Genoa-Sampdoria rekabet seviyesinin en üst düzeyde yaşandığı maçlar.Taraftarın tutkusu ve takıma duyduğu sadaket de bahsedilmeye değer.
Sözün özü belki en iyisi olmayabilir ama hala çok özel bir arena Serie A. Kişisel olarak da en sevdiğim zevk aldığım lig.Umarım en kısa zamanda eski şaşaalı günlerine döner.