Powered By Blogger

22 Aralık 2013 Pazar

ALİ İSMAİL KORKMAZ FENERBAHÇE YIKILMAZ

 
  Son günlerde üllemizde yaşanan gelişmeler malum.Yıllardır her konuda ortak hareket eden iki grup şimdi birbirine düşmüş, tabiri caizse düşman kardeşlere dönüşmüş durumdalar.Özellikle son 5 yıldır hukuk adına düzenlenen birçok operasyonda el birliği  ile hareket ettiler ve pek çok insanın ahını aldılar.O kadar çok insanın vebali var ki üstlerinde hangi birini saysam bilemedim.Bunlardan sadece ikisi Gezi olaylarında Ali İsmail Korkmaz ın sembolü olduğu sayısız gencin ve 3 Temmuz da Fenerbahçelilerin başına gelenler ve onlardan  aldıkları ahlardır.Yukarıda ki videoda Fenerbahçe taraftarı bu iki olayı harmanlayıp harika bir iş ortaya koydular.Bize de özellikle son günlerde daha da anlam kazanan bu tezahüratı paylaşmak düştü.Son zamanlarda duyduğum,insanın içine işleyen en anlamlı tezahürat.Eminim ki taraftarı olduğu renkler gözünü kör etmemiş herkes bana hak verecektir.

30 Kasım 2013 Cumartesi

KIRILMA MAÇI


  Uzun süredir yazmıyordum yazmak da içimden pek gelmedi açıkçası.Bu dönemde bir çok şey yaşadık,Avrupa arenasına yarı finalde hüzünlü bir veda yaptık,ligde bir kez daha Galatasaray ın arkasında kalarak ligi ikinci tamamladık,Türkiye Kupasını üst üste ikinci kez kazandık,Aziz Yıldırım tekrar başkan seşildi vs.Ama şahsi olarak beni en çok üzen Aykut Hoca nın zamansız vedası oldu.
  Uzun bir beklemenin ardından Ersun Yanal getirildi takımımızın başına,Aykut hoca dan sonra kim gelse işi çok zordu çünkü biz taraftarlar için- en azından çoğumuz böyle düşünüyor-başka birini kulübede görmek kabullenmesi güç bir durumdu.Ama Konya mağlubiyetiyle başladığımız lig karnesi oldukça başarılı Ersun hocamızın.En yakın rakibimizin 6 puan önündeyiz,coşkulu ve asla pes etmeyen bir takıma sahibiz ve tüm bunlar Hocamızında camia tarafından çok çabuk benimsenmesine yol açtı.Bilen bilir bu Fenerbahçe de öyle kolay bir iş değildir.
  Oynanan 12 maçta alınan 10 galibiyet 1 beraberlik ve 1 mağlubiyet,atılan 28 gol artı 16 averaj ve toplanan 31 puan. Bu tabloya baktığımız zaman neredeyse kusursuz bir durum söz  konusu.Ve bu akşam her zaman bizim için ayrı bir yeri olan,her maçın kendi hikayesini barındırdığı belki en büyük değil ama bu ülkenin en güzel derbisi Fenerbahçe-Beşiktaş maçı.
  Teknik taktik konusunu bir kenara bırakılırsa şu ana kadar ki en zor maçımız olacak.En azında içinde bulunduğum psikoloji bana bunu hissettiriyor.İşin saha içindeki kısmına gelecek olursak muhtemel 11 imiz belli gibi kafalardaki tek soru işareti Webo mu yoksa Emenike nin mi oynayacağı üzerine.Ben genelde Webo nun oynaması gerektiğini düşünenlerdenim ama bu maç özelinde görüşüm farklı.Webo nun en önemli özelliği topu iyi tutabilmesi  ve ileri uçta pas istasyonu görevini gayet iyi yapması.Emenikeye göer en büyük artısı ise gerek cepheden gerekse yandan gelen ortalarda ki hava hakimiyeti.Ama bakacak olursak beşiktaş bu sezon kenar oratalardan pek de zafiyet göstermiyor.Beşiktaş orta göbeğinin en büyük zaafı nispeten ağır olması ve çabuk oyunculara karşı gösterdiği hamle eksikliği bunu da şuan da bu ligde en iyi değerlendirebilecek oyuncu Emenike.Antalyasporlu Diarra nın attığı gollere bakacak olursanız ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız.Diğer değinmek istediğim konu ise orta sahamızdaki yaratıcı oyuncu eksikliği, Meireles-Alper-Topal üçlüsü belkide bu ligin en tempolu orta sahası ama yaratıcılık konusunda oldukça sınırlı bir güce sahip özellikle Fernandes-Oğuzhan aklına karşı.Burda da belkide takımımızın en üretken ve en formda ikilisi Caner ve Gökhan a büyük iş düşüyor.Bütün sezon olduğu gibi kilidi yine bu ikili çözecektir diye düşünüyorum.Orta sahamızın tempolu ve rakibi bozan tarafı işler kanatlarımız da her zaman yaptıkları işleri yaparlarsa zaten belki de tarihinin en zengin hücum hatlarından birine sahip takımımız bu zorlu mücadeleden alnının akıyla çıkmış olur.
  Yukarıda ki Hababam vurgusunun sebebi ise- özellikle de son dakika galibiyetlerimizin de etkisiyle-Yeşilçam filmleri tadında geçirdiğimiz  lig serüveni.Umarım sonu da her Yeşilçam filmi gibi MUTLU SON ile biter biz Fenerbahçeliler için.

Derbi Öncesi Son Durum

Yine bir derbinin arefesindeyiz.Bizim için bu derbi büyük bir test olacak.Zira Galatasaray maçında favori iken ve skor avantajı bizde olmasına rağmen maçın ağırlığını kaldıramadık.Şimdi ise favori Fenerbahçe.Bu maç bizim büyük takım olduğumuzun bir ispatı olabilir.Son yıllarda derbilerde maalesef ciddi manada bir performans düşüklüğümüz var.Yıldız statüsünde ki oyuncularımız Almeida ve Fernandes de istedikleri parayı hak ettiklerini ispat etmek isteyeceklerdir diye düşünüyorum.Bu maç hem deplasmanda olması hem de Fenerbahçe'nin son dakika zaferleri onları son dakikaya kadar hırslandıracaktır.Bu maça özel taktikle çıkacağını söyleyen Ersun hoca bizi şaşırtabilecek mi göreceğiz.Biz ise hemen hemen aynı kadro ile çıkacağız maça.Ben ise bir değişiklik yapmak isterdim takımda.
Caner ve Sow'un kanadına defans arkası koşuları iyi yapacak olan Ömer Caner'i sindirmek konusunda iş yapabilir.Fernandes yerine düşündüğüm Gökhan ise oyunu ters kanada yıkmak ve Olcay'ın boş koşularını mükafatlandırmak konusunda daha verimli olacaktır.Fernandes birçok hücumda maalesef el freni vazifesi görüyor.Bu sene Gökhan gayet savunmasına yardıma geliyor ki bizim alışık olmadığımız durumlar bunlar.Veli yerine Atiba ise Oğuzhan ve Gökhan'ın arkasını daha rahat toplayabilir ki top dağıtma özelliği Veli'den daha iyi olduğu aşikar.Maçın sonucuna göre Fernandes ve Necip orta sahaya Eneramo hücuma destek için sahaya sürülebilir.Ama hocamız büyük ihtimalle sağ bek pozisyonunda Atiba'yı değerlendirecektir.Ben bu maçtan en çok korktuğum ise hakemlerin lige balans ayarı yapması.Malum olası bir Fenerbahçe galibiyeti ligin tadını tuzunu kaçıracaktır.Bundan zarar görecek olan balansseverler kendilerine göre bir düzeni ligin 5.haftasında uyguladıkları gibi uygulayabilirler.Ben iyi bir taktik savaşı bekliyorum ve umarım iyi olan kazanır.Ama bir atasözü der ki''iyiler hiçbir zaman kazanamaz çünkü onlar hile yapmayı bilmezler''

21 Eylül 2013 Cumartesi

Derbi Öncesi Son Durum

Yıllardır bu kadar merakla beklediğim bir maç olmamıştı.Artık askerde olduğum gibi saat saymaya başladım.Bu kadar insanı heyecanlandıran ilk faktör ilk 4 haftada ki mükemmel oyunumuz.İtiraf etmek gerekirse 20 yıllık taraftarlık hayatımda hiç bu kadar oyunu domine eden bir Beşiktaş görmemiştim.Biraz Lucescu'nun 2,senesini anabiliriz..Bu seneye kadar bu kadar Avrupai bir oyun görmedim.
daha fazlası http://www.futbolburada.com/p/derbi-oncesi-son-durum

14 Eylül 2013 Cumartesi

İMPARATOR

Herkes tutturmuş bir İmparator gidiyor.Ama bu imparatorluk nasıl bir şey anlamış değiliz.Gariban Türk topçusuna bağır,çağır küfret.Elin Hollandalısı ben kendimi Real Madrid maçına hazırlıyorum diye oynamAk istemeyince mantıklı geldi olsun.Galatasaray yuvamız olsun ama kötü gidince gelme Hagi'ye itele takımı sene sonunda da nasıl olduysa 3 Temmuz süreci.Onu çekme bunu çekme dedi ama gündemede gelmedi.Vatan,millet bayrak ama 2010 elemelerinde kötü giderken ders almam ders veririm edaları ve tüm bunlara çanak tutan yalaka medyamız.Ne diyelim devir onların devri ama mutlaka bu devranda sona erecek.Geçen günlerde Yılmaz hoca açıklansın dediği menfaat üçgeni yıllarca kafamızı kurcaladı.Ve evet bunların hepsinin cevabını bekliyoruz.

13 Haziran 2013 Perşembe

Transfer Günlüğü

 Bu sene transfer piyasası daha kızışmamışken bende kendime göre bir takım çıkardım.Gelelim benim transferlere.
Kaleci:Malum McGregor para kazandırarak gitti ve feda dedi.Bu bölgeye en yakışacak isim benim gönlümden geçen Onur Kıvrak ama onun da malum gideceği yer belli.Bu durumda yerli statüsünde en iyi isim Sinan olur.Yeni transfer edilen Günay nasıl bir kaleci onu da zaman gösterecek.
Sağ bek:Hilbert ile yeni sözleşme konusunda anlaşılamamış olması yerli alternatif olarak Serdar ve Veysel üzerinde ilginin artmasına vesile oldu.Ben tercihimi Veysel'den yana kullanırdım.Hem daha teknik hem de skor üretme becerisi ile bir adım önde bence.Onu da yedeklemek açısından Tanju yeterli olur diye düşünüyorum.En son alternatif ise Şener gibi alt liglerden böyle sürpriz bir isim çıkarmak olur.
Stoper:Elimizde Escude,Sivok,Ersan,Toraman ve bu sene PTT liginde tecrübe kazanan Berat olacak ki bence yeterli olur.
Sol bek:Elimizin en bol olduğu taraf burası.Gökhan,Uğur,İsmail ve Emre fazlasıyla yeterli olur.
Orta saha:Ben olsam oyunu yavaşlatan ama duran toplarda büyük katkı sağlayan Fernandes'i iyi bir teklif gelmesi halinde satardım.O parayla ilk hedefim U20 yıldızı Hakan üzerine harcardım.Alternatif  isim Mehemt Ekici ve Yunus olabilir.Ben en son ihtimali kadroya yazdım ama Hakan müthiş uyar bu takıma.Son maçlarda gördüğümüz Pektemek Oğuzhan ve Olcay uyumu müthişti bu tarz oyucular almaya devam etmeliyiz.Veli,Muhammed ve Veli ise derinlik açısından yeterli olacaktır.
Forvet:Holosko'nun ya iyi ya kötü oynadığını hepimzi bliyoruz bu yüzden o mevkiye bir transfer yapılırsa müthiş olur.Serdar ise Elazığ'da çok önemli işler yaptı Avrupa altyapısı aldığı çok aşikar.Tabi bu arada yapılan bir Gökhan Töre transferi var ki kadro genişliği açısından gayet iy oldu.Pektemek son haftalarda oynadığı dominant oyunu devam ettiririse zaten uzun yıllar sıkıntı yaşamayız.Almeida gibi yarım szonluk adamlara bu kadar maaş vermememizin bir anlamı yok bence talibi olduğu an yolu göstermek lazım.
Bu sene yapacağımız en iyi transfer iyi bir sağlık ekibi olur bu konunun atlanmaması lazım oyuncular sağlıklı ve diri olmalı.

Bu isimler için ise uygun bir pilot takım bulunup maç tecrübesi edinmelerine yardımcı olamk lazım.Keşke imkan olsa da PTT lilginden bir takım bulunabilse.

12 Haziran 2013 Çarşamba

Gezi Park

            İnsanların,gençlerin azınlık veya çoğunluk isteklerini duyurmaları kadar doğal bir eylem olamaz.Sadece doğa için değildi bu eylem söylemek istediklerini duyurmak isteyen birçok insanın belki de geç kalmış bir tepkisiydi.İnsanoğlu konuşmayı mı yoksa dinlenmeyi mi seviyor ben hala daha çözemedim bu mevzuyu.28 Mayıs sabahı yetkililer bu isyanı dinlemiş olsalardı olaylar kesinlikle bu seviyeye gelmiyecekti.Ortada koskoca bir Central Park gerçeği varken burada ısrar ne kadar doğru.Direnişçi veya değil insanların zarar gördüğü biber gazı denilen o silah ne kadar doğru.Doğuya atılan haklı adımlar yanıbaşımızda olana niye atılamıyor.
         Olayın başından beri hiçbir siyasi duruşa izin vermeyerek çok önemli bir adım atıldı aslında.Ama son zamanlarda o eski saf halinde değilmiş izlenimi doğurdu bende.
          Bugün kşe yazılarının birinde rahmetli Özal için hatalarına rağmen o giderdi parka gençlerle çay içerdi o empatiyi kurabilirdi diye bir cümle kurmuş ki katılmamak mümkün değil.
         Başbakanın'ın değindiği bir noktda bence haklılık payı var oda faiz lobisi bu ekonomide onların para kazanması gerçkten zor bu puslu havalar tam onların istedikleri hava.Zamanında Erbaka hoca havuz sisitemini kurduktan sonra medya.asker,tüsiad malum hemen indirmişti hocayı koltuktan.
Umarım kimsenin canı yanmadan özgürce fikrini söyleyebileceği bir Ülke bizim olur.
         

KISACA GÜNDEM

     Maalesef iş yoğunluğu nedeniyle blogu uzun süre sessiz bıraktık.Bu arada dünyalar değişti neredeyse.Kısa kısa yazalım yinede
Samet hocanın ayrılması:Uzun zamandır beklenen bir gelişmeydi.Sezon başında 2+2 yıllık sözleşme zaten gereksizdi ki bunun cezasını hem gereksiz gündem hem de parayla ödedik.Profesyonel açıdan tazminat hakkı ama yine de kendini Beşiktaş'ın çocuğu diye adlandıran birine tazminat hoş durmadı.Bundan sonra ki hayatında başarılar dileyelim.
Zeki Önder ÖZEN:Uzun zaman sonra takımımız için önemli bir gelişme oldu.2 aydır adı sıkça anılıyordu zaten.Aynı gün rakiimizn gerçekleştirdiği Alper transferinden daha önemli bir gelişme bence.Umarım rahat bırakırlar malum imza gününde münasebetsiz biri ortamı germeyi başardı.
Genel Kurul ve Seçim:Hala aklanamayan Adalı ve geçen seçime girmeyerek benim gözümde hiçbir zaman aklanamayacak olan Aksu ittifak yaparak seçime giriyorlar.Net görüşüm bu mantelite ve anlayışın takımımıza faydası olmayacağı yönünde.Başkanımız hata yapmıştır ama kaçmamıştır.Gönlüm F.Orman'dan yana.
Tranfer gündemi:Önemli olan şu aşamada hoca.Umarım disipinli ve saygı duyulacak bir isim getirilir.İsmi geçen Bielsa,Favre ve Schaaf gibi isimler gayet umut verici.
McGregor:Giderken kazandırdığı para gayet güzel umarım gittiği yerde mutlu olur.Çok iyi kaleci değildi belki ama kötü de değildi bence.
İnönü yıkım:Çok güzel şekilde veda ettiğimiz mekanımıza yakışır şekilde kavuşuruz.

27 Nisan 2013 Cumartesi

Almanlar Ligi

Bu sene CL değil mübarek Alman ligi.İlk önce Bayern sonra Dortmund İspanyol takımlarına Yılamz Vural tabiriyle tecavüz etti.Bayern müthiiş bir antitez ile Real'in El Classico yaptıklarını bir üst seviyeye taşıdı ve büyük bir ihtimalle final kapısına geçti.İkinci maçtan süprizden daha fazlasına ihtiyaçları var.Artık Barcelona efsanesi bitti demek haksızlık olur ama hiç bu kadar sarsılmamışlardı.Fizik olarak Bayern resmen ezdi.İlginç olan bu baskıy kırabilecek hiçbir hamle yapılmaması.Heynckes daha ne yapsın,Pep'in işi seneye daha zor.Hele CL'yi alırlarsa.
Çarşamba akşamı kafa kafaya bir mücadele beklerken Alman tarifesi diye bir şey çıktı ve Hummels'in hatası olmasa tarife eksiksiz uygulanacaktı.Ama o atılan 1 gol hürmetine hala Real'in bir şansı var bence.Mou buraları çok oynadı ama bu seviyede bu kadar farklı bir sınav verecek.Hele ki turu geçerse Real bir daha hiç susmaz bence.

Mecburi Aradan Dönüş

            Bazı sağlık sorunlarına bir de iş yoğunluğu eklenince uzun bir ara vermek zorunda kaldık.Bu süreçte gündem yoğunluğu tam istediğimiz gibiydi aslında.Kısa kısa değinmek lazım.
BEŞİKTAŞ'ım:Maalesef liderlikti,şampiyonluk derken 3,lük şansımız zora girdi.Bunda sağlık ekibinden,teknik ekipten,idari kadrodan ve de taraftarın herksin payı var.Son maçlarda sanki oyuncular Hocayı gönderme kararı almış gibi davranıyorlar o ilginç.Avrupa ligine gitmemiz maddi açıdan mümkün olsa da sanırım bna hak kazanamayacağız.
İSTİFA:Önce seçim kararı alındı ve ardından istifalar geldi.Her istifa eden Başkan'a ve yönetime sallamayı ihmal etmediler.Bu ara Altınsay ismi çok konuşuldu,inşallah tekrar görev alır.
TEKNİK EKİP:Maalesef bu sınavı geçtiklerini söylemek zor.Yıldızları idare edemediler,genç oyuncu çıkaramadlar ve bence en önemli hatalardan biri hazır olmayan oyuncu transferleri,diğeri de kaybedilen puanlar sonrası oyuncuları basının önüne atmaları oldu.Bu sene sonu görevi bırakacaklarını düşünüyorum.

25 Nisan 2013 Perşembe

TEŞEKKÜRLER KOCAMAN ADAM


  Hocamızın tabiriyle Fenerbahçe tarihinin 'şimdilik' en önemli maçına çıkıyoruz.Her ne kadar oynadığımız Gençlerbirliği maçı kadar rağbet görmese de en azından Fenerbahçe taraftarının büyük bir kısmı bu maçın öneminin farkında.Buraya gelene kadar yaşananlarla ilgili yazacak konuşacak çok şey var elbet ve zamanı gelince bunları da yapacağız.Fakat bugün benim yapmak istediğim tek şey son 3 senenin ve gelinen bu noktanın en büyük mimarı,Fenerbahçeli olmama sebep olan adam Aykut Kocaman a olan  teşekkür borcumu ödemek.En azından kendi adıma bunu yapmam gerekiyor.Teşekkürler KOCAMAN ADAM,sadece tarihimizde ilk defa yaşadığımız yarı final için değil onurlu duruşun ve sarsılmaz karakterin içinde . . .

16 Mart 2013 Cumartesi

Şampiyonlar Ligi 2.Tur Sonrası

Şampiyonlar Liginde 2. tur maçları sona erdi.Kendimize göre bir değerlendirme yapalım.
Juventus 2-0 Celtic:Zaten Juve ilk maçta bitirmişti.Maça damga vuran ise rakip taraftarlar arasında yapılan atkı değişimi oldu.Juve uzun bir aradan sonra en önemli arenada çeyrek final oynamaya hak kazandı.
PSG 1-1 Valencia:Zor da olsa turu Psg geçti.Valencia ekonomik olarak düzlüğe çıktı ama futbolcu kalitesi açısından bir adım geriye düştü.Yine de son ana kadar kovaladılar.Psg olmak zor ama keşke Valencia kadar olabilsek.
Dortmund 3-0 Shakhtar:İki iyi taktisyen.Biri yılların kurdu.Diğeri yeni neslin en başarılı bir iki temsilcisinden biri.İkisi de iyi kadro mühendisi.Biri geldi tadı damağımızda kaldı.Genç olan ise oynattığı futbolla Avrupa'nın devlerini dize getirdi.Genç olan Kloop ilk maçta aldığı avantajlı skorla 2,maçı kazandı ve adını çeyrek finale resmi olarak kaydetti.Ama bana göre Dortmund finale kadar rahat gider.Bu güzel insanlar bunu hakediyorlar.
Manu 1-2 Real:İlk maçın sonunda avantajlı olan taraf Manu idi.İlk yarı Ramos Sir'e hediyesini de vermişti.Sonra Nani'nin gereksiz hareketi ile 10 kişi kaln Manu ve buna hemen hamle yapan adam Special One.Ve tur Madrid'e gitti.Mou hakikaten büyük hoca.Bu kibiri bu kendine güveni takdir ediyorum.Herkes kırmızı karta takıldı ama herkesin tartıştığı bir kartta kırmızı çıkardı diye eleştirmek insafsızlık ki ban göre net kırmızı.
Malaga 2-0 Porto:İlk yarı kusursuz bir futbol,tek kale bir oyun ,şapkadan çıkan bir tavşan ve sonunda gelen 2-0 lık Malaga galibiyeti.Pellegrini de kesin bir numara var.Adam başaltı takımların hepsinde Avrupa'da başarılı oluyor,takdir etmemek imkansız.Elenene yazık oldu valla.
Bayern 0-2 Arsenal:Arsenal ve Wenger yine bir peri masalının kıyısından döndü.Bayern sanırım işi biraz hafife aldı.Ama Arsenal'inde kalitesi fişi çekmeye yetmedi.Bu mağlubiyet Bayern'i kendine getirir diye düşünüyorum.Wenger için yine Avrupa macerası kısa sürdü.Artık para harcama zamanı geldi sanırım.
Barcelona 4-0 Milan:Büyük çoğunluk gibi bende ilk maçta alınan skorun Milan'a yeteceğini düşünürken uzun bir aradan sonra vites yükselten Barca Fanatik manşetiyle Barcaladı.Kadro kalitesi bu maçta kendini farkettirdi.Tabi Niang'ın dönen topu içeri girse farklı konuşabilirdik ama son 8 takımın seviyesi için Barca'nın çıkması daha iyi oldu.
Schalke 2-3 Galatasaray:Maçtan önce ben Schalke'yi avantajlı görüyordum.Maça da öyle başladılar,golü de buldular.Ama Hamit sezonun intikamını alırcasına bir gol attı ve işler değişti.Schalke'nin de tecrübesizliği 2. gole mal oldu.Ama 2. yarı herşey değişti ve bir anda maç tek kaleye döndü.Bu baskı golü getirdi ama Terim doğru bir hamleyle Amarabat'ı oyuna aldı ve Schalke baskısı azaldı.Bir parantez de Draxler'a;adam ne top oynadı be.Bizim gençler oturarak pişerken bu arkasına rakip savunmaları takarak ısınıyor.Sonuçta Galatasaray çeyrek finalde ve bu büyük bir başarı tebrik etmek lazım ama sadece tebrik.
Eşleşmeler ise başka bir yazı konusu belki az sonra.
                                                                                                        

15 Mart 2013 Cuma

Futbol Dışı

SİZİN HİÇ BABANIZ ÖLDÜ MÜ?

Sizin hiç babanız öldü mü?
Benim bir kere öldü kör oldum
Yıkadılar aldılar götürdüler
Babamdan ummazdım bunu kör oldum
Siz hiç hamama gittiniz mi?
Ben gittim lambanın biri söndü
Gözümün biri söndü kör oldum
Tepede bir gökyüzü vardı yuvarlak
Şöylelemesine maviydi kör oldum
Taşlara gelince hamam taşlarına
Taşlar pırıl pırıldı ayna gibiydi
Taşlarda yüzümün yarısını gördüm
Bir şey gibiydi bir şey gibi kötü
Yüzümden ummazdım bunu kör oldum
Siz hiç sabunluyken ağladınız mı?

Cemal SÜREYYA

10 Mart 2013 Pazar

AVRUPAİ FENERBAHÇE


 Aykut Kocaman döneminin son iki senesinde özellikle de bu sezon Fenerbahçe tam bir turnuva takımı oldu.Geçen sene uzun yıllar sonra alınan Türkiye Kupası ve bu sene hala devam eden kupa ile Avrupa Ligi serüveni bu tezimizi kanıtlar nitelikte.Avrupa maceramız Şampiyonlar Ligi elemesinde Spartak Moskova ya elenmemizle kötü başlasa da Avrupa Ligi gerçekten harika devam ediyor.Özellikle de deplasman performansımız tek kelimeyle şahane,bu sezon çıktığımız 5 deplasman maçında 4 galibiyet ve 1 beraberliğimiz var.Bu maçlardan sadece Mönchangladbach deplasmanında 2 gol yiyip diğer maçlarda kalemizi gole kapattık.Üstelik Bate maçında nerdeyse 90 dakika 10 kişi oynayarak.Bu deplasman performansı sadece Fenerbahçe için değil Türk takımları için tarihte pek de örneği rastlanan birşey değil.Malum biz genelde maçlarını içeride alan bir futbol geçmişine ve kültürüne sahibiz.Belki çoğumuza sıkıcı gelse de Avrupa da nasıl oynanırın dersini veriyor bu sezon Aykut Hocanın öğrencileri.
  Plzen maçı özeline gelecek olursak.Plzen maç öncesinde Napoli ye 2 maçta 5 gol atıp tek gol dahi yemeyen, son şampiyon A.Madrid in grubundan lider çıkan bi takım olarak gerekli saygıyı görürken maç sonunda köy takımı seviyesine indirildi değerli basınımız tarafından.Neredeyse kimse Aykut Hoca nın ve takımımızın gösterdiği performansı dikkate almadı.Plzende çok kötüymüş muhabbetleri dönmeye başladı.Alında biz bunlara alıştık bu sene Möchangladbach,Bate Borisov,AEL Limasol ve hatta Marsilya bile ya köy takımı oldular ya da tarihin en kötü dönemlerinde görüldüler.Plzen Avrupa da kendi evinde 7 maçtır kazanan ve Avrupa Liginin en çok gol atıp en az gol yiyen takımıydı bizim maça gelene kadar.Ama bunlar unutulup Çek takımın 38 lik kaptanı Horvath ın göbeği daha çok konuşuldu kaç gündür.Neyse sonuç olarak deplasmanda alınan 0-1 lik sonuç çok büyük avantaj ama turu geçtik demek mümkün değil hele de seyircisiz oynanacak bir rövanş söz konusuyken.Takım bu sene Avrupa da üstüne düşeni yapıyor umarım taraftar da bundan sonra yapması gerekeni yapıp daha fazla yalnız bırakmaz takımımızı.
 Bu turu geçtiğimiz takdirde Zico lu efsane sezondan sonra tarihimizde ilk defa Avrupa kupalarında çeyrek final görmüş olacağız.Kalan takımlara baktığımızda da final de hiç uzak bir ihtimal değil.Ve buna gerçekten hem moral hem prestij hem de alınacak puanlar açısından çok ihtiyacımız var.Hepimizin malumu Avrupa da takım puanları hesaplanırken son 5 seneye bakılıyor.2007-2008 de oynadığımız çeyrek finalle gelen 18.000 puan artık geçerlilliğini yitiriyor.Eğer çeyrek finale kalmayı başarabilirsek yaklaşık 17.000 puan alıp o seneyi amorti edeceğiz.Daha sonraki turlarda tabi ki ekstra puanlar demek.
 Son olarak da şu ana kadar duruşu,adamlığı bir kenara; kazandığı 1 şampiyonluk,uzun yıllar sonra gelen kupa ve Avrupa da şimdiden geldiğimiz noktayla Aykut KOCAMAN fazlasıyla saygıyı hakediyor. . .

4 Mart 2013 Pazartesi

Beşiktaş-Fenerbahçe Maç Sonu


            Dün akşam yaşadıklarımız bir masal gibi.Aslında sezonu özetleyen bir maç oldu bizim için.Maçın hemen başında Fenerbahçe'nin baskılı oyunu gözümü korkuttu.Bu arada iptal edilen golde ben geliyorum sinyalini vermişti.Burada bir not Fernandes maçın başından itibaren ben bu derbiyi kazandıran adam olamk istiyorum mesajını vermişti.Golden sonra Fenerbahçe'nin geri çekilmesi bizi ciddi olarak rahatlattı.Fernandes'in istekli oyunu Niang'ın bu oyuna dail olmak istemesi bizi maç ortak etti.Artık duran toplarda rakipleri ciddi olarak baskı altına aldığımız söyleyebilirim.Biz atamasak da onlar bize yardımcı oluyorlar.Bu gol ilkyarı gelmeseydi işimiz aha zor olabilirdi.İkinci yarının bizim için en önemli hamlesi Gökhan'ın çıkıp Emre'nin oyuna girmesi oldu.Zira o bölge ciddi olarak aksamaya başlamıştı.Hep söyledğimiz Samet hoca oyuna müdahale etmekte zorlanyor söylemini bize yutturdu hocam sağolsun.Emre yaptığı ters kademelerle bizi savunmada ciddi olarak rahatlattı.Bu oyunu ona Trabzonspor karşısında 11 yolunu açabilir.Bir not da Gökhan için.İnşalalh o su şişesine kendine kızgınlığından vurmuşsundur.Kötü oynayabilirsin hata yapabilirsin  ve oyundan çıkabilirsin bunlar oyunun içinde olan şeyler bu triplere gimek sana yakışmaz.O  dakikadan sonra fazla pozisyon bulamasak da Niang ilk pozisyonda Volkan'I yatmaya gerek bırakmadan avladı.Burda şunu hatırladık''Form geçici klas kalıcıdır''.Golden sonra sevinmemesi onun ne kadar duyarlı bi oyuncu olduğunu gösterir.Tümer Metine ne kadar kızdığımız hatırlayalım.Ama hemen bu golden sonra bir savunma hatası ile golü yedik.Burada Sow'a bir parantez açalım adam çok iyi be.Golden önce topu uzaklaştıran isim Emre yani o ortayı yaptırmaması gereken isim Olcay ve ya Veli'dir.Dakikalar 90+'2'yi österirken bizim için bir masalın başlayacağını tahmin etmiyorduk.Aklımızda ulan yine son dakikada gol yemeyelim  düşüncesi vardı.Ama bu gece masalın prensi Olcay 92 metrelik deparıyla Ronaldo^ya nazire yaparcasına bizi mesut ediyordu.Bu sezon son dakikalarda ömrü gitmiş taraftar olarak gole inanamadım acaba ofsayt mı diyerek.Ama dedim ya masal olması için vedanın adına akışması için o top gol olmuştu ve bize yıllarca anlatacağımız bir masalı ikram etmişlerdi.Dün ki galibiyet de emeği geçen herkese sonsuz teşekkürler.Bu sene bize nasıl bir takım olduğumuzu hatırlattığınız için.

3 Mart 2013 Pazar

Şeref Bey'in Son Derbisi

                       Şeref Bey son derbisine hazır.Bugün Beşiktaş'ımız maddi manevi çok önemli bir maça çıkıyor.Son derbi olması sebebiyle biletler çok çabuk karaborsaya düştü.Ama bunda Biletix'inde payı büyük.Neyse önemli olan stadın dolu olması.İnşallah kazasız belasız bir derbi olur.Takımımız için önemli eksiklikler vardı.İnşallah Oğuzhan,Necip ve Veli maça yetişecek haberi geldi,bu da yüreğimizi bir nebze rahatlattı.Yine de bu takım için Almeida'nın önemi büyük.Hem takımı ileride tutma rolü hem de bu sene yaşadığı psikolojik gelişim takım için çok önemliydi.Fernandes'in yokluğunu bu kadar zorlanmadık desek yalan olmaz herhalde.
                       Derbi için kilit noktalara değinmek gerekirse.Alex'siz Fenerbahçe bizim için her zaman Alex'li Fenerbahçe'den daha iyidir.Son senelerin maçlarında Alex'in maalesef çok golü var.Özellikle Gökhan Zan'ı çok severdi rahmetli.Emre'nin ve Webo'nun takıma dahil olması onlara ciddi bir avantaj sağladı.Ama bu süreçte Fenerbahçe'nin kriptosu belli oldu.Emre'nin ileri ile bağlantısı kesildiği takdirde Sow ve Webo'nun etkisi azalıyor.Geçen senelere nazaran duran toplarda biz daha iyiyiz.Önceden Fenerbahçe maçlarında duran top golü yememiz bir klasik haline gelmişti.Takımımız ileri her hızlı çıkışında Fenerbahçe'nin savunmasına zor anlar yaşatması hiç de zor olmaz.Burada önemli olan faktörlerden biri Fernandes Oğuzhan uyumu.İkisi sahada iken daha hızlı ve etkili çıkıyoruz.Muhtemel 11 bu şekilde olur diye tahmin ediyorum.Ama Veli yerine Oğuzhan tercihide olabilir.Hangisi daha hazırsa onu sahada görmek isteriz.
Dün akşam liderin puan kaybetmesi her iki cephede de maçın önemini artırdı.Kazanan takım şampiyonluk için olmasa bile CL için ciddi bir avantaj sağlayacağı kesin.Umarım bir kazaya kurban gitmeyiz.Birde son senelerde Kezman,Guiza gibi formsuz golcülerin İnönü'de gol atma sorunsalı var ama bu sene formsuz golcüleri yok.Bu derbi Samet hocamız içinde önemli.Bu sene hiç derbi kazanamadı ve gerekli hamleleri yapamadı.Bu maç onun kredisi için de önemli.Bir nevi onun için güvenoyu oulaması gibi.Umarım herkes;taraftar,oyuncular,teknik ekip ve hakemler kendilerini yeterince hazırlamışlardır.Bu son derbiyi galip kapatmak Şeref Bey'i kabrinde daha huzurlu uyutacaktır.Bugün sana güç katmaya tarihimize Şeref katmaya geliyoruz Kartalım

25 Şubat 2013 Pazartesi

Sivasspor-Beşiktaş Maç Sonrası



           Yoğun iş temposu nedeniyle maç sonu yazısını yazmak için hayli geciktik.Hızlı ve kısaca özetleyelim.İlk yarı mesela anlatacak bir şey yok.İki takımda kontrollü futbol derken ortaya bol top kayıplı hemen hemen hiç pozisyonsuz olarak bitti.Bunda Sivas'ın da bizim de kapılan toplarla hızlı çıkma alışkanlığı önemli yer tuttu.İkinci yarıya iki takımda biraz daha istekli başladı.Karşılıklı pozisyonlar gelmeye başladı derken Uğur Kavuk küçük bir ameliyat yaptı Veli üzerinde.Bu tip davranışlar kesinlikle affedilmemeli.Bu kırmızı karttan sonra herkeste aynı soru işareti doğmaya başladı.Neyse ki Hilbert kendisiyle niye sözleşme yenilememiz gerektiğini anlatan bir gol attı.Olcay'da burada şut atmayıp çok güzel bir şekilde Hilbert'in koşusunu ödüllendirdi.Gol sonrası herkesi bir korku sardı.Geçen hafta Samet Hoca'mızı eleştirdiğimiz maça seyirci kalma sendromunu bu hafta yaşamadı.Niang'ın ölüsü bu takımda iş yapar ama Akyüz'ün maça girdikten presi ile kaç tana Sivas atağını kestiğini saymak lazım.Niang'dan o dakikada o koşuyu beklememek lazım.Bu arada Emre Özkan'ın -oynasana lan- diye Sivas kalecisine çıkışı hoşumuza gitti.Sahiplenmek,ait olmak böyle bir şey herhalde.Gelen değişiklikler ile maç tehlikeli hale gelmeden bitti.Bu galibiyet Fenerbahçe maçını prestij maçı olmaktan çıkardı.İnşallah o maçtan alacağımız galibiyetle en azından CL için olan iddiamız somut hale gelmeye başlar.McGregor kritik zamanlarda yaptığı kurtarışlarla takımın maç içinde kalmasını sağlayarak eleştirilere kısa süreli bir cevap verdi umarım böyle devam eder.Gökhan hakkında da bir not:Biraz daha hücuma destek verirse ezberlenen takım olmaktan çıkarız.Hilbert gidip geliyor o da bir destek verirse rakipler için daha zorlu bir takım oluruz.Umarım bir seri başlamıştır,güneşli güzel günlerin habercisidir.
foto:bjk.com

23 Şubat 2013 Cumartesi

Sivasspor-Beşiktaş Maç Öncesi

            Bu taraftar ne olursa olsun takımın arkasında.Bu sene her gittiğimiz yerde ilk defa gidiyormuşçasına coşkuyla karşılandı takımımız.Bugün havanın soğukluğu,Melih'lerin goygoyu ve maç sonunda Tümer Metin'i dinleme zorunluluğu zaten can sıkan durumlar.Bu havada maç gündüz oynanamaz mı diye insan sormadan edemiyor.Pardon ben sürgünde olduğumuzu unutmuşum.
         Bu maç öncesi yapılan puan kayıpları maçın önemini artırdı.Maç sonrası sadece 3 puan kazanmayacağız.Hoca ve Yönetim kredi oyuncular ise özgüvenlerini kazanacak.Kaybetmeye alışmak bu hayatta ki en kötü durumlardan biri.O hava takımdan dağılmazsa maazallah takımı nerede buluruz Allah bilir.
                     Kaptan'ın   memleketinde belki bize bir kıyak geçerler.Sivas Rıza kaptan geldiğinden beri iyi bir takım oldu.Hücum hattında önemli isimleri var.Solda Aatıf,sağda Grosicki,ortada Erman ve önlerinde Eneramo.Hem topla dripling yapabilen ,hızlı kontraya çıkabilen,sıkıştıklarında Eneramo'ya top şişirebilen bir takım.Hücum çeşitleri sınırlı olmayan bir takım.Murat Akça'nın eksikliğini fazlasıyla hissedeceklerdir.   
Attıkların şutların sadece %11'inde gol bularak 25 gol attılar.Gerçi bizim için pek bu istatistiğin önemi yok bize bir şekilde gol atabiliyorlar.Hiçbir şey olmasa hakemler yardım ederler.Sivasspor topla fazla oynamayı sevmeyen bir takım,Akhisar'dan sonra bu istatistikte lig 2.si durumundalar.Bu maç topu bize bırakacaklardır.Önemli olan bizim buna nasıl tepki vereceğimiz.Muhtemel 11'i verelim. 
 


22 Şubat 2013 Cuma

RAKİP VİKTORİA PLZEN


  Hepimiz rakip olarak Napoli yi beklerken rakibimiz sürpriz şekilde Viktoria Plzen oldu.Aslında pek de sürpriz sayılmaz Napoli yi resmen sürklase ettiler.İki maç sonunda 5 gol atıp tek bir gol dahi yemediler.Aslında Atletico Madrid in grubundan lider çıkan bir takımın aldığı sonuçlar pek de şaşrıtmamalı bizleri.Bu sene hem kendi liglerinde hem de Avrupa Ligin de oldukça başarılı bir  performans sergiliyorlar.Çek Liginde lider durumdalar,Avrupa maceralarında 3 elemeyi geçip daha sonra da gruptan lider çıktılar.Son olarak Napoli ye neler yaptıkları malum.Oldukça genç bir kadroya sahipler,şu anda isim olarak tanınmasa da ilerde adını duyurabilecek ve son olarak Milli takımımızı mağlup eden Çek Milli takımında da oynayan önemli oyuncuları var.
 Rakip hakkında uzun uzun yorumlar yapacak bilgimiz yok.5 senedir aynı hocayla çalışan istikrarlı bir takım olduklarını biliyoruz.İzlediğim kadarıyla hızlı oynayan bir takım ve beni  en çok korkutan  da bu oldu.Hızlı oyanayan ve önde basan takımlar karşısında zorlandığımız aşikar.Tercih hakkı olsa ben rakip olarak Napoli yi tercih ederdim.Bate ya da Plzen gibi takımların yerine isim sahibi takımlarla mücadele etmenin hem taraftarı hem medyayı hem de futbolcuları daha çok motive ettiğini ve kazanılan maçların daha coşkulu kutlandığını hepimiz biliyoruz.Büyük ihtimalle turun kilidi deplasmanda çözülecek ve bizim deplasmandan yenilmeden mümkünse galip gelerek dönmemiz lazım çünkü karşımızda sıkı bir kontra atak takımı var.Şimdilik bütün tahminler, yorumlar kağıt üstünde kalacak ilk maçın sonunda daha sağlıklı yorumlar yapabiliriz.Çeyrek final yolu açık ondan sonrasında da herşey olabilir.3 kulvarda emin adımlarla yola devam. . .

YOLA DEVAM


 13 maç üst üste gol yediğimiz bir serinin ardından bizi 11 günde oynanacak çok zorlu 4 maç bekliyordu ve bunların 3 ü deplasman.Sırasıyla Mersin deplasmanı ardından Bate deplasmanı,Trabzon deplasmanı ve nihayet evimiz de fakat o da ne yazık ki seyircisiz Bate maçı.Hepimiz bu zorlu periyota şüphe ve endişeyle bakıyorduk.Fakat takım müthiş bir karakter ortaya koydu, ligde 2 deplasman galibiyeti ve Avrupa da geçilen turla çıktılar bu karanlık tünelden.Üstelik 4 maçta kalemizde hiç gol yemedik.Bu sene Avrupa da özellikle de deplasman maçlarında tam bir Avrupa takımı gibi oynadığımızı söylemek gerek.Şampiyonlar ligi elemeleri dahil bu sene Avrupa arenasında 12 maç yaptık ve bu maçlarda 6 galibiyet 4 beraberlik ve 2 mağlubiyet aldık.Mağlubiyetler den biri grupta liderliği garantilediğimiz ve yedek kadroyla çıktığımız Mönchengladbach maçı diğeri de Alex krizinin göbeğinde oynanan Spartak Moskova  müsabakası.Üstelik Avrupa Ligin de oynadığımız 4 deplasmandan 3 galibiyet ve 1 beraberlik çıkarken Almanya deplasmanı dışında da rakiplere kalemizi kapattık.Yani anlayacağınız Avrupa karnesi nedeniyle eleştirilen Aykut Hoca bu seneki performansıyla ve şimdiden geldiği noktayla bazı savları çürütmüş durumda.
  Fenerbahçeliler olarak hepimiz kabul ediyoruz ki bizim çok sağlam bi Avrupa geçmişimiz ve başarımız yok.Bugüne kadar elde ettiğimiz en büyük başarı Zico zamanı Şampiyonlar Ligin de oynadığımız unutulmaz 2007 2008 sezonuydu.Ondan sonraki en büyük başarımız da kimse farkında olmasa da ya olmak istemese de demek daha doğru olur,an itibariyle oynadığımız Avrupa Ligi son 16 sıdır.Ben en azından çeyrek final yapacağımız umudunu da taşıyorum açıkçası.
  Dünkü  maça gelecek olursak rakibin 10 kişi kalmasıyla fazlaca kolay geçecek hissine kapıldığımız fakat bu durumun Fenerbahçe gerçekliğine ne kadar ters düştüğünü anladığımız bir mücadele oldu.Fenerbahçeliysen sana kolay maç yok arkadaş lafı dökülmüştür herhalde renktaşların dillerinden.Neyse ki turu geçtik ve rahat bir nefes aldık o da fazla sürmeyecek emin olun malum Pazar mabed de Kasımpaşa maçı var.
 Son olarak değinmek istediğim iki konu var.Biri Bate maçının hakemi, çünkü kendisi yıllardır görmediğimiz bu bünyelerin alışık olmadığı kararlarla bizleri rüyalar alemine sürükledi.Nedeniyse sarı lacivert topluluk kendi lehine gelişen hem kırmızı kart hem de penaltı kararlarına fazlasıysa yabancı.Burdan sevgili Fransız hakemi uyarmak isterim eğer kariyerinde yükselmek istiyorsa tam tersi kararlar vermeli.Bu konuda Cüneyt Çakır ve Fırat Aydınus dan yardım alabilir, bizden söylemesi.Diğer bir konu da sevgili TFF nin yaptığı şahane maç takvimi.Çarşamba oynayan Galatasaray maçını Pazartesi oynarken Perşembe günü maçı olan  Fenerbahçe ise Pazar maçına çıkacak.Bunu da bizim hafta içi oynayacağımız gazozuna maçı niteliğindeki 1461 Trabzon maçında dayandırmaları da ayrı bir vaka.Bu konudaki en güzel yorumu da hocamız yaptı 'Bazıları bizden daha yorgun galiba ' diyerek.Doğru söze ne denir.

21 Şubat 2013 Perşembe

Anadolu Efes'e Müthiş Güzel Süpriz

İnsanın böyle şeyleri görüpte kıskanmaması beğenmemesi imkansız.Bu gazla Efes'in Final Four görmesi lazım.

CL'de İlk Maçlar Sonrası

Şampiyonlar Ligin'de ilk maçlar dün gece itibariyle sona erdi.Bazı sürpriz sonuçlarla birlikte ne kadar farklı bir seviye olduğunu bir kere daha görmüş olduk.Maçlara ve tur şanslarını tek tek değerlendirelim.
Celtic 0-3 Juventus: Juventus zoru ilk maçta kolayladı.Deplasmanda atılan 1 gol değerli iken maçın son bölümlerinde turu bitiren gollerle işi Torino'ya bırakmadılar.
Valencia 1-2 PSG:Deplasmanda önemli br galibiyet alsa da PSG en önemli yıldızını kaybetti.Meireles gibi bir sorumsuzlığa imza atan İbra turu geçseler bile çeyrek final ilk maçında oynayamacak.Yine de Valencia'dan ümitliyim.
Shakhtar 2-2 Dortmund:İlk maçlar sonucu en merak ettiğim maçlardan biriydi.İki iyi taktisyen iki iyi hoca takımı karşı karşıya geldi.Dortmund avantaj sağlamış olsa da bu maçların ne olacağı belli olmaz.Lucescu bu ülkenin en büyük hatalarından biri olduğunu her sene ispat ediyor zaten.Ne diyelim iyi olan kazansın bize de bu iki iyi takımı izlemek düşsün.
Porto 1-0 Malaga:İlk maçlara göre en sönük geçen eşleşme.Biri ekol bir takım biri bizim gibi FEDA demiş bir takım ama iyi bir hocaya sahipler.Porto avantajı sağladı.muhtemelen ikinci maçta bir anormallik olmazsa turu geçerler diye umuyorum.Malaga için bu  bile yeterince güzeldi diye düşünüyorum.
Arsenal 1-3 Bayern:İlk maçlarda Bayern kadar maçı sürklase eden olmadı.Net olarak seviye farkı var iki takım arasında.Arsenal bu sene paraya kıyacak diyorlar ama şu hallerini görünce top class oyuncuların buraya geleceğini hiç zannetmiyorum.Bayern ilk maçta hem skor hem de psikolojik olarak turu bitirdi.Bu sene ciddi olarak geçen senenin üzerine koydu Bayern ve izlemesi zevkli ve de oyunu sürklase eden taraf olmaya devam ediyorlar.Yeni bir final onlar için sürpriz değil bu sene.
Milan 2-0 Barcelona:Dün catenaccio total futbolu fena halde yere serdi.Zira Barcelona pozisyona girmekte zorlandı.Messi ayağına ceza sahası yakınlarında top alamadı.Boateng ve Muntari de ileride fişi çektiler.Milan belli ki dersini iyi çalışmış.Balotelli olsaymış daha da iyi bir sonuç alabilirlerdi.Barcelona burada elenirse son yılların en erken elenişleri olur ki bu da onları ciddi anlamda sıkıntıya sokar.İspanya liginde ki kalite farkı onları sıkı maçlardan alıkoymuş sadece el classico ile olmuyormuş demek
Real 1-1 Manu:İki denk takımın maçında dengede bozulmadı.İş İngiltere'ye kaldı.Yani Special One'ın sevdiği topraklara.Real'i tur için avantajlı olduğunu düşünüyorum umarım öyle olur.Mourinho kupayı da alsın İngiltere'nin yolunu tutsun.
Galatasaray 1-1 Schalke :Bu seviyeler farklı.Akhisar cezayı kesemez ama Schalke keser.Keller sizi çözdüm deyince ne anlar emanetçi hoca gözüyle baka basınımız umarım adamın dediğini anlamıştır.Yine de Galatasaray'ın tur şansı var.Ama egoları bir kenara bırakıp ders çıkarırlarsa.Sonuç Schalke'nin istediği sonuç.Almanya'da kontra kovalasalar yetecek  ki adamların nasıl çıktığını attıkları golde gördük.Gol demişken en az Dany kadar Jones'u kovalamayan Melo'da hatalı bence sonuçta ön libero en azından bu kadar rahat vurmaması lazımdı.Demek ki neymiş ligde kötü bile olsa Alman rakibini küçümsemeyeceksin.Gol de bireysel hatayı yapan Dany'e alternatif tecrübeli bir adam almak istemeyen hoca bence o adamı da suçlamamalı.
İkinci maçlardan sonra tekrar değerlendirmek üzere.

17 Şubat 2013 Pazar

TAMAM YA DA DEVAM


 Yukarıda ki kadro benim  kişisel Fenerbahçe tarihimde tanıklık ettiğim ilk şampiyonluğun yani 1995-1996 sezonu kadrosu.O kadro Trabzon'dan tarihi bir galibiyet çıkararak şampiyonluğunu ilan etmişti.Bu akşamki maç da o kadar kritik görünmese de bence bu sezon ki şampiyonluk için en az o kadar önemli.Geriye 13 hafta kaldı ve maç eksiğiyle liderin 9 puan arkasındayız.Bu maçta beraberliğe bile tahammülümüz yok.4 3 3 mü oynarız yoksa 4 4 2 mi bilmem ama mümkünse şu maçı alalım.Eğer 3 puanla dönersek hem matematiksel olarak hemde camianın inanması açısından şampiyonluğa daha kuvvetli sarılmış oluruz.Bu akşam Emre ve Kuyt dan gol bekliyorum.Umarım keyifli bir maç sonu yazısında tekrar buluşuruz . . .

Yazık Bu Taraftara

Yani bu akşam İnönü'de yaşananlar maalesef yazık.Şimdi teknik ekibi eleştireceğim diyecekler ki skora göre mi taraftarlık yapıyorsun diyecekler ama bizim de bir sabrımız var.Maç öncesi yazımızda belirtmiştik büyük hoca büyük bir takım bu maçlarda belli olur demiştik.Dakika 89 da golü yedik ve o sırada bizim hala  oyuncu değişiklik hakkımız vardı.Vakit geçirmek için Escude ve Sinan'ı oyuna alsa son dakikalarda maç öylece bitecekti.Kimse kusura bakmasın rakiplerimiz 3 seferdir eksik kalıyor ve biz kazanamıyorsak o teknik ekip bundan sorumludur.Bu taraftar sonuna kadar arkanızda böyle bir taraftar herkese nasip olmaz.Galatasaray zor zamanlarına 15.000 kişilik stadı dolduramıyordu ama bu taraftar zor gününde takımın yanında lütfen herkes işini daha iyi yapmanın yollarını arasın.Maçın en güzel anı güzel insan iyi Beşiktaş'lı Ersan'ın golü ve sonrasında yaşadığı ve yaşattığı güzel duygulardı.Umarım herkes dersini iyi çalışır.

16 Şubat 2013 Cumartesi

Gaziantep Maç Öncesi

Şu an Samet hocamız kara kara düşünüyordur eminim.Bu kadar eksik var bir de lider kazanmış.Mutlaka kazanılması gereken bir maç.Bunun getirdiği baskı can sıkıcı.Lig maratonu da bitmek üzere.İçimizde ki gizli hedefe giden yollar şu anda taşlarla kaplı.Ama büyük takım,büyük hoca ve büyük oyuncu böyle zamanlarda ortaya çıkar.
Bu akşam taraftara da büyük iş düşüyor.Malum zaten bıçak sırtında gidiyoruz. TFF'ye saha kapatma cezası verecek sebep vermemeliyiz.Bu süreçte takımın ateşleyen taraftara ihtiyaç var.Elazığ maçından sonra 100.000 tl cezayı yedik  malum.Gerçi bizim gözümüzün üstünde kaşımızın olması ceza için yeterli sebep ama.
Gelelim muhtemel 11'e
                                                                       McGregor
Hilbert                                   Sivok                                                 Escude                            Gökhan

                                                                       Veli

Holosko                                Fernandes                                      Hasan                                     Olcay

                                                                       Niang


Bana bu 11 daha mantıklı geliyor.Daha fazla topla oynayabiliriz gibi.Hasan olmazsa mutlaka Muhammed oynamalı hazır bu kadar eksik varken ideal 11 ile kendini daha iyi gösterebilir diye düşünüyorum.Oğuzhan bu takım içinde top gelmeden en çabuk karar veren oyuncuydu.Onun yokluğunda biraz daha koşmak zorunda kalabiliriz.Yine duran topla bizim için en büyük koz.Bu takım öne geçmek zorunda zira yedek kulübesinden hamle yapmak zor.İşte bu durumda kıt kaynakları en iyi kullanma durumu ortaya çıkıyor.Bu da daha iyi sağlık ekibi,daha iyi antrenman sahaları demek.Zamanla bunlarda da gelişme olur umarım.
Rakibe gelince;Bülent Uygun'un gelişi Gaziantep'i motive etmiş gözüküyor.Geçen hafta frikik vuruşunda şapkadan tavşan çıkardılar ve ligin iyi takımlarından Kasımpaşa'yı devirdiler.Keşke Hikmet Hoca istifa etmeseydi,daha rahat bir maç olurdu kesin.Medunjanin,Cenk ve Sernas tehlikeli oyuncuları.Gaziantep ligin gol etkinliği oranında %11 ile 16. sırada yani girdikleri pozisyonları gole çevirmede sıkıntı yaşayan bir takım.Zaten attıkları 20 golde bunun ispatı.Yedikleri 31 golle bizden daha az gol yemeyi başardılar.Kapanacaklarını zannetmiyorum zira hızlı kontraya çıkan bir takım değiller.Defans hattında bireysel hata yapabilecek oyuncuları var umarım biz değerlendirebilirz.İnşallah takımımız iştahı ile skoru erken bulur ve zoru kolaya çevirir.

HER YERDE FEDA OLMASIN







Cenk,İsmail,Uğur,Dentinho,Pektemek,Oğuzhan ve Almeida şu anda sakat olan isimler.Feda senesinde tasarruf ederken acaba sağlık ekibi ve kondisyoner ekibinde de feda yaptık sanırım.Oysa ki zaten sınırlı olan kadrolarda oyuncuların kondisyonu ve sağlıkları daha fazla önem arzediyor.Artık bu iş oyuncunun kendisine bakması durumunu da fazlasıyla aştı.Umarım yönetim bu işe bir çare bulur.Bizm gibi takımlar eş dost tavsiyesi ile değil işinin ehli insanlarla çalışmalı.

12 Şubat 2013 Salı

Melih Gümüşbıçak ve Maç Anlatımı

Millete göre Melih Gümüşbıçak'da Beşiktaş'lı,Fırat Aydınus'da.Bu bilgilere sahip olmayan birsi Fırat Aydınus'un yönettiği Melih Gümüşbıçak'ın anlattığı bir maçı izlese ikisinin de Beşiktaş düşmanı olduğunu düşünmesi fazla sürmez.Bu haftaki Elazığ maçında Melih işini öyle abarttı ki ses ile tiyatro ancak bu kadar olur.Ne McGreor'un kaleciliğinde kaldı ne de Samet Hoca'nın teknik bilgisi.Ve bu tutum sadece Beşiktaş maçlarında mevcut.Yayıncı kuruluş baskısımı desem ne desem bilemiyorum.Ama böyle giderse tvnin sesini kısıp öyle izleyeceğim maçı.Fırat hocanın Beşiktaş'a kıyak geçmeyeceğim diye bizi harcaması ise ayrı bir yazı konusu.Bu konulara ben mi fazla takıyorum diye düşünürken kartalsözlük ve ekşiözlük'te de buna benzer şikayetleri görünce yalnız olmadığımı anladım.Beni en fazla rahatsız eden ise sadece bizim üzerimizden bu tarz konuşuluyor.Ve kimse unutmasın biz de Ligtv'ye para veriyoruz.Umarım bu sene gelecek başarıyla bizim hakkımı yiyenlere,bizi haksız yere eleştirenlere cevap veririz.

9 Şubat 2013 Cumartesi

ELAZIĞ-BEŞİKTAŞ Maç Sonrası

Maç öncesi kadromuzdan Veli'yi tutturamadık.Ama sadece biz değil Samet Hocamız'da tutturamamış.Toraman artık tescilli ön liberomuz olduğunu kanıtlamış oldu bu maç itibariyle.Maça biz o kadar kötü başladık ki sinirimden ne yapacağımı bilemedim.Elazığ belli ki dersini iyi çalışmış.İyi top yaptılar tıpkı bizim iyi zamanlarımızda ki gibi kaptıkları toplarla hızlı bir şekilde kalemize geldiler.Golüde tıpkı bizim iyi yaptığımız şekilde duran toptan buldular.İlk yarı o kadar dağınık oynadık ama yine de bu süreci 1 gol yiyerek kapatmamız güzel oldu.Sonrasında gelen Sinan Escude değişikliği takımı normal seviyesine taşıdı ve Holosko'nun güzel golüyle devreye moralli gittik.
İkinci yarıya sanki iki takım ruh değiştirmiş gibi başladılar Beşiktaş kendi olağan alıştığımız haline Elazığ'da düşmemeye oynayan haline.Yinede Elazığ'ın ligde kalabileceğini düşünüyorum.Sonrasında gelen kaptanın golü   bizi çok rahatlattı.Sonrasında yine dağınık oynasakta Elazığ pek kalemize gelemedi.Niang değişikliği biraz geç kalsada sıkıntı oluşturmadı.Niang ile ilgili konuşmak için henüz çok erken ama araya attığı pas maçın en güzel arapasıydı.Reis golü buldu ama bana göre maçın kötülerindendi.Daha saldırgan olmalı.Zor bir deplasmandan alınan 3 puan her türlü önemli.Umarım bir galibiyet serisinin başlangıcı olur.Maçın adamı kesinlikle Sivok bu sene ciddi işler yapıyor umarım nazar değmez.
Bir parantezde maçın spikerlerine.Öyle bir yorumlar yapıyorlar ki aynı performansı Galatasaray maçlarında da bekleriz.Bu kadar çabuk taraftarın önüne insanları atmaya hakları yok.Tamam size göre en iyisi Galatasaray ama unutmasınlar Ligtv'ye bizde para veriyoruz.
fotolar:bjk.com

ELAZIĞ-BEŞİKTAŞ MAÇ ÖNCESİ

Totem olsun diye geçen hafta maç yazış yazmadık ama baktık olayın bizle alakası yokmuş.O yüzden yazmakta sıkıntı yok diye tekrar yazalım istedik.Öncelikle geçen hafta kaybedilen sadece 2 puan değildi.Başarıya endeksli hayatlar hemen eleştirmeye,çıkan oyuncuyu yuhlamaya başladı.Bu zihniyet maalesef bizim için kangren olmuşbir durum.Oysa biz sevinmek için sevmedik ki.Oyuncular,teknik heyet hata yapabilir.Biz kendi iş hayatımızda hata yapmıyor muyuz.Elbette beşeriz şaşarız.Bu insanlardan tek farkımız yaptığımız hata daha az insanı ilgilendiriyor.İnşallah herkes hatasını anlamıştır ve düzeltecektir.
Bu sene şampiyon olmayı şahsen  ben çok istiyorum ama bu kupa manyaklığı değil.Dün akşam Başkanımız Fikret ORMAN bazı açıklamalarda bulundu.Gelirlerimiz maalesef temlikli.Kazanacağımız kupa değil,elde edeceğimiz gelir önemli.CL'den gelecek nakit önemli.Şimdi kimileri paramı önemli olan diyebilir.Evet şu anda para önemli.Tribün gelirleri,yayıncı kuruluş gelirleri temlikli iken bu kulüp nasıl ayakta kalacak.Cevap maalesef para ile.O para olmazsa bu sene sonunda Fernandes'e elveda diyebiliriz.Paramız olursa geçmişin hesabını Yıldırım Demirören'den sorabiliriz.Paramız olursa Oğuzhan gibi genç yetenekleri takıma kazandırabiliriz.Paramız olursa Mhk'ya ayar verebiliriz.Unutmayalım ki para konuşturur kıyafet yürütür.
Şimdi gelelim maça.Bu akşam rahat bir galibiyet alırız diyemiyorum.Yılmaz Vural takımını belli bir seviyeye getirdi.Mhk hala bize düşman.Takımda ciddi sakatlıklar var.Ama ne olursa olsun kazanmamız gereken bir maç.
                 
                                                               McGREGOR

Hilbert                                Sivok                                             Ersan                               Gökhan

                                                               Toraman(C)

Holosko                              Fernandes                                  Oğuzhan                           Olcay
        
                                                               Sinan


Geçen maç Sinan'ı ben çok beğendim.Pozisyonların içinde olması bile güzel.Asistini Yunus BEY maalesef yedi.Ben FEDA senesinde bu eksikliklerle Sinan'ın oynatılıp kazanılmasını gerektiğini düşünüyorum.Niang sonradan oyuna  girecektir diye tahmin ediyorum ama maç eksiği olduğu kesin.
 
Almeida hariç takımın ideale yakın bir 11'le çıkmasını bekliyorum.Bizim için iyi haberlerden biri Bilica cezalı.
Birde son olarak bu kadar sakatlığı birileri açıklamalı ama şansa bağlamadan.Elimizde ki kadro zaten sınırlı iken birde mevcut olanalrda faydalanamamak bizim için zor bir durum.

 
 
 
 

8 Şubat 2013 Cuma

Yapma be Hikmet Hocam

          Geçenlerde Borgesblog'la yaptığı röportajı okuyunca ne kadar sevinmiştim.Doğruları söyleyen,yanlışları açıkça belirten bir açıklamaydı.Ama bu son 1 haftada gelişenler beni ve birçok futbolseveri hayal kırıklığına uğrattı.Önce İbrahim Kızıl'ın ayartma açıklamaları sonra yalanlamalar.Kibar Feyzo'ya yapılan atıflar ve en sonunda gelen kovulma ve Bursaspor'la yapılan sözleşme.Keşke istifa etseydin ve 4 ay daha sabretseydin hocam.Tamam Bursa senin için önemli bir adım belki de olaylarda tamamen sen haklısın ama marka değerini düşürdün be hocam.

27 Ocak 2013 Pazar

LİDERİN MAÇI

        Geçen hafta lider oluruz derken  o hesap bu haftaya Türk Telekom Arena'ya kaldı.Hafta içinde sıkıntılı günler geçirdik.Ne kadar eleştirsek de Uğur Boral'ın sakatlığı canımızı çok acıttı.İnşaallah daha evvel üstesinden geldiği gibi yine başarır.Almeida'nın antramanda sakatlanması da moralimizi daha da bozdu.Almeida'nın sakatlığı hem sistemi hem de takımın moralini sekteye uğratacağı kesin.Onu yedeklemek için alınan Batuhan'dan maalesef hala haber alınamıyor.Bu da transfer komitesini acil forvet arayışına itti.Bir zamanlar wonderkid olarak lanse edilen Dentinho 1 yıllığına kiralandı.Fernandes kendisini İnönü'de özel çalışarak hazırladığını öğrendiğimizde bu adamı niye bu kadar sevdiğimizi hatırladım.Her derbide olduğu gibi bu maç da 3 sonuca gebe.
Gs bu sene geçen sene ki peformansından çok uzak.Takıma yapılan takviyeler tam verim veremediler.Hafta içinde yapılan Sneijder transferi bu maçı gölgede bıraktı desek yeridir.Hangi sistemle çıkacaklarını sanırım sadece Terim biliyordur.Bu sene ki maçlarından çıkardığımız sonuç Melo ve Selçuk'a yapılan baskı Gs'nin hücüm olasılıklarını azaltıyor.Burada Oğuzhan Necip Olcay ve Holosko'ya büyük görev düşüyor.Topu aldıklarında yapacağımız baskı maçın kaderini belirleyecektir.Sabri-Hamit ikilisine karşı Gökhan-Olcay ikilisi mutlaka üstünlük kurmalı.Kasımpaşa maçında Uche Riera'nın boşalttığı alana yaptığı koşularla Gs savunmasını ciddi zorlamıştı bizim ise buna önlem alacaklarını düşünürek daha fazlasını planlamamız lazım.İstatistiklere bakarsak biraz daha iyi olur.Beşiktaş'ımız 220 şut atıp 40 gol bulmuş.buda %18.2 demek Gs ise 221 şut atıp 35 gol bulmuş,bu da % 15.8 demek.Ligin en hırçın(hakemler sayesinde) 2.takımı Beşiktaş'ımız,en centilmen 2.takım ise Gs.Kesinlikle hakeme tepki vermeden sadece işimize konsantre olmalıyız. Topa sahip olmada Gs % 58,4 ile lig lideri Beşiktaş'ımız ise %49,6 ile ligde ancak 8.İlginç olan ise Gs'ın %68 topa sahip olduğu maçta 1-3 Karabük'e sahasında yenilip,en az topa sahip olduğu Sivas deplasmanından 1-3 galip dönmesi.Demek ki topa sahip olmak herşey demek değil . önemli olan topu ne kadar kaleye yakın oynadigin ve ne kadar rakip kaleye hızlı gittiğin.
Topu onlara vermek üstünlüğü onlara vermek de değil.Burada yapılması gereken Gs'ın oyun kurucularına imkan vermemek.Bir diğer ilginç istatistik ise pozisyonlara göre gol dağılımı.Defansımız toplam 8 gole imza atarken Gs da ise bu rakam 1.Orta sahamızın bulduğu gol sayısı 14 Gs da bu rakam sadece 5.Forvetlerin bulduğu gollerde ise 24-17 Gs üstünlüğü var.Bu da duran topların bizim hücum organizasyonlarmızda ne kada önemli olduğunun işareti.Top 2.bölgeye geldiğinde yapacağımız şok baskılarla Gs savunmasını hazırlıksız yakalayabiliriz.Ama burada baskının takım halinde yapılmasının önemi büyük.İnönü'de oynadığımız maçın ikinci yarısında yaptığımız gibi rakibimizi önde karşılarsak avantaj sağlayabileceğimizi düşünüyorum . Ve ne olursa olsun Beşiktaş gibi oynayalım gerisi teferruat bunu biliyoruz siz mücadele edin biz alkislayalim Muhtemel onbir.
McGregor Hilbert Sivok Ersan Gökhan Veli Necip Toraman Oğuzhan Olcay Holosko.

23 Ocak 2013 Çarşamba

HABABAM GÜM ! GÜM ! GÜM !


 Beklenmedik Elazığ beraberliğinden sonra çok da beklentimizin olmadığı bir maçtı aslında.Ama keyifli bir kupa ve futbol gecesiydi.Sonuçtan çok daha önemli detaylar vardı bu akşam Kadıköyde.Meireles in ceza sonrası dönüşü bundan sonraki süreç için önemliydi.Semih in eski günlerine dönme sinyalleri vermesi de mutlu etti bizi.Ama bu gecenin olayı 'GENÇ' Salih in artık 11 i hakettiğini yaptığı her hareketiyle ortaya koyması ve 'GENÇ' Beykan ın gala gecesinde attığı güzel golle yaptığı başlangıçtı.Genç kelimesinin gerçek manasını yitirdiği ülkemizde bu çocuklar gerçekten genç sınıfında,Salih 94 lü ve Beykan 95 li..Mert, Salih,Recep,Beykan,Manisa da kiralık oynayan Gökay 17 yaş altı takımının kaptanı İbrahim Serdar bu takımın geleceği olacak inş.( Bu yüzden de Aykut Hoca nın bu takımın başında kalması şart).Alt yaş gruplarındaki en iyi takımlar Bursa ve Fenerbahçe. Bu iki takımda ilerde hakkını verebilirlerse bu potansiyellerin  önümüzdeki senelerin milli takımlarına ambargo koyabilirler.Bu gecenin ya da belkide son yılların en anlamlı karesi yukarıda gördüğümüz  resimdir benim için.Hababam ruhuyla mücadeleye devam Fenerbahçem.Güzel günler bizi bekler.  . .
  NOT:Yakın zamanda bi Salih yazısı gelecek çünkü fazlasıyla haketti bunu.

22 Ocak 2013 Salı

SNEİJDER TRANSFERİ ÜZERİNE

En sonunda Sneijder Türkiye'ye gelebildi.Normalde rakip takımın transferleri bizi ilgilendirmez ama malum bu kadar gündem olunca bu transferi bir irdeleyelim istedim.
Bu tip karşılama törenlerini gayet iyi yapıyoruz.Oyuncunun kendini özel hissetmesini sağlarız sonrada verim alamayınca gider yapınca sen kendini ne sanıyorsun triplerine gireriz.Dünyanın hiçbir yerinde böylesi kalabalık karşılama töreni olduğunu zannetmiyorum.Bizde ki bu açlığın gösterişin nedeni ne merak ediyorum.Tahmin ediyorum ki o giden kalabalıklar havalimanına gelen akrabasını karşılamaya bile gitmez.Şimdi de tarafların gözünden transfere bakalım.
Sneijder:Bana göre 2010 yılın futbolcusu ödülü ya İniesta'nın yada Sneijder'in olmalıydı.O sene Dünya kupası finali hariç her şeyi kazandı.Bu senenin başında İtalyan takımlarında başlayan FEDA rüzgarı İnter'e de uğradı.Yıllık 6 milyon Euro(14.000.000 TL) olan ücreti indirmesi istendi.Bunun karşılığında sözleşmesi uzatılacaktı.Sonrası malum kadro dışı kaldı.Yaş 28.Hakikaten insanın en verimli dönemi.Sneijder de oynamak istediği in klüp arıyordu.Bir ara Fb ile de adı anıldı ama yıllık ücret konusu işleri başlamadan bozdu.
Gs'yi neden tercih etti sorusunun cevabı bana göre çoklu.CL bunda bir etken.Avrupa'da adının duyulmuş olması (gerçi o zamanlar Wesley daha çocuktu) tabii ki bir etken.Ama kabul edelim ki bu zamana kadar  özellikle 15 gündür daha iyi bir ligden daha iyi bir teklif beklediler.Daha iyi bir ligden geldi teklif ama ücret uymadı,daha iyi ücret teklifi geldi ama o da Rusya'dan.Sonuça kazandığı parada çok bir şey eksilmeden Gs'nin yolunu tuttu.Niye daha iyi bir teklif gelmedi sorusunun cevabı da uzun.Kısaca yaş,ücret,uzun süredir oynamaması,Finansal Fair Play diye kısaca özetleyebiliriz.
Fatih TERİM:Hoca olarak böyle bir transfere karşı olduğu konuşuldu.Bu kariyerde,farklı mevkilerde oynayabilen lider karakterli bir oyuncudan istifade edecektir diye düşünüyorum.Ama sanki sorun çıktığında ben demiştim diyecek gibi bir izlenim verdi bana.
Yönetim:En başında beri yönetimlerin bu tip borçlanmalara gidebilmeleri benim için hep soru işareti.Kendi şirketlerini yönetirken olmayan parayla borç içindeyken böylesi bir borç yüküne girerler mi yoksa kemer mi sıkarlar merak ediyorum.Öncelikle bu yapının düzeltilmesi lazım.Bayern tek sefere bir oyuncuya 40 milyon Euro veriyor ama kasasında olan parayı veriyor.Yakında çıkacak oln Finansal Fair Play'e uymadığı gerekçesiyle GS'yi ve ya herhangi bir takımımız ligden ihraç edilirse hangi yönetim bunun sorumluluğunu kim alır.Cevap hiçkimse.GS son 5 sezonda 54.580.000 milyon Euro bonservis farkı vermiş giren-çıkan=130.000.000.Dortmun ise sadece 1.500.000 Euro.Bu bütün takımlarımız için geçerli maalesef işimiz gücümüz gündem değiştirmek.
Fenerbahçe:GS böyle bir transfer yaparda Fb geri durur mu asla.Belhanda transferi bugün yarın açıklanır.Merak etmeden duramıyorum acaba Sneijder gelmese Belhanda gelir miydi?.
Cari Açık:Gitti 70.000.000 tl şimdi bu cari açığı kapatalım diye yine vergiye zam gelir ama neyse.
İnşallah bir gün bütün klüplerimiz düzgün yönetilir ve bizim aşklarımız için verdiğimiz paraları layıkıyla harcarlar.



19 Ocak 2013 Cumartesi

Haftaya inşallah.Maç sonrası BJK-İBB

                          Nasip olmadı bu hafta ama inşallah Arena'dan lider çıkacağımıza inanıyorum.Hocamız maça Emre ile başlayarak bizi şaşırttı.Demek oyuncunun kampa katılması Hocanın gözüne girmesine yetmiş.Bence gayet başarılıydı.En azından çıkarken top kaybetmedi.
Maç karşılıklı birbirini tartarak başladı.Tam tempoyu artırıyoruz derken Belediye'nin golü geldi.Bizim en iyi yaptığımız işi bize uyguladılar ve orta sahadan 3 oyuncuyla ceza sahamıza daldılar sonuç kaçınılmaz.Ne oluyor derken bu senenin klasiği kornerden gelen gol devre arasına beraberlikle girmemizi sağladı.Burada bir parantez Almeida'nın hastaneye gitmesi lazımdı zira Can maç başından beri kendisini dövdü.Komik olan hakemin buna müsade etmesi.

2. yarı müthiş bir organizasyonla Olcay'la golü bulduk.Almeida bu sene ligde 7.asistini yaptı zaten bugünkü taktiğimiz topla çıkabilirsen çık olmazsa Almeida'ya şişir.Doka'nın golü ise gecikmedi tam da burada ben Samet hocamızdan değişiklik bekledim ama olmadı.Doka'nın gol öncesi top kontrolü kesinlikle el ile ama maalesef çalamadılar hele ki çalmak istemezlerse.Kaybedilen pek birşey haftaya bu işi hallederiz.Fernandes henüz hazır gözükmedi.Bana kalsa Oğuzhan'ı sahada tutardım Veli veya Necip'ten yana kullanırdım değişiklik hakkımı Haftaya bu takıma Gökhan ilave olur ve daha hücümcu bir takım haline geliriz.Bu akşam bir ara Holosko CR7 ye benzedi her topa vurdu bunu alışkanlık etmez inşaallah.