Powered By Blogger

16 Mart 2013 Cumartesi

Şampiyonlar Ligi 2.Tur Sonrası

Şampiyonlar Liginde 2. tur maçları sona erdi.Kendimize göre bir değerlendirme yapalım.
Juventus 2-0 Celtic:Zaten Juve ilk maçta bitirmişti.Maça damga vuran ise rakip taraftarlar arasında yapılan atkı değişimi oldu.Juve uzun bir aradan sonra en önemli arenada çeyrek final oynamaya hak kazandı.
PSG 1-1 Valencia:Zor da olsa turu Psg geçti.Valencia ekonomik olarak düzlüğe çıktı ama futbolcu kalitesi açısından bir adım geriye düştü.Yine de son ana kadar kovaladılar.Psg olmak zor ama keşke Valencia kadar olabilsek.
Dortmund 3-0 Shakhtar:İki iyi taktisyen.Biri yılların kurdu.Diğeri yeni neslin en başarılı bir iki temsilcisinden biri.İkisi de iyi kadro mühendisi.Biri geldi tadı damağımızda kaldı.Genç olan ise oynattığı futbolla Avrupa'nın devlerini dize getirdi.Genç olan Kloop ilk maçta aldığı avantajlı skorla 2,maçı kazandı ve adını çeyrek finale resmi olarak kaydetti.Ama bana göre Dortmund finale kadar rahat gider.Bu güzel insanlar bunu hakediyorlar.
Manu 1-2 Real:İlk maçın sonunda avantajlı olan taraf Manu idi.İlk yarı Ramos Sir'e hediyesini de vermişti.Sonra Nani'nin gereksiz hareketi ile 10 kişi kaln Manu ve buna hemen hamle yapan adam Special One.Ve tur Madrid'e gitti.Mou hakikaten büyük hoca.Bu kibiri bu kendine güveni takdir ediyorum.Herkes kırmızı karta takıldı ama herkesin tartıştığı bir kartta kırmızı çıkardı diye eleştirmek insafsızlık ki ban göre net kırmızı.
Malaga 2-0 Porto:İlk yarı kusursuz bir futbol,tek kale bir oyun ,şapkadan çıkan bir tavşan ve sonunda gelen 2-0 lık Malaga galibiyeti.Pellegrini de kesin bir numara var.Adam başaltı takımların hepsinde Avrupa'da başarılı oluyor,takdir etmemek imkansız.Elenene yazık oldu valla.
Bayern 0-2 Arsenal:Arsenal ve Wenger yine bir peri masalının kıyısından döndü.Bayern sanırım işi biraz hafife aldı.Ama Arsenal'inde kalitesi fişi çekmeye yetmedi.Bu mağlubiyet Bayern'i kendine getirir diye düşünüyorum.Wenger için yine Avrupa macerası kısa sürdü.Artık para harcama zamanı geldi sanırım.
Barcelona 4-0 Milan:Büyük çoğunluk gibi bende ilk maçta alınan skorun Milan'a yeteceğini düşünürken uzun bir aradan sonra vites yükselten Barca Fanatik manşetiyle Barcaladı.Kadro kalitesi bu maçta kendini farkettirdi.Tabi Niang'ın dönen topu içeri girse farklı konuşabilirdik ama son 8 takımın seviyesi için Barca'nın çıkması daha iyi oldu.
Schalke 2-3 Galatasaray:Maçtan önce ben Schalke'yi avantajlı görüyordum.Maça da öyle başladılar,golü de buldular.Ama Hamit sezonun intikamını alırcasına bir gol attı ve işler değişti.Schalke'nin de tecrübesizliği 2. gole mal oldu.Ama 2. yarı herşey değişti ve bir anda maç tek kaleye döndü.Bu baskı golü getirdi ama Terim doğru bir hamleyle Amarabat'ı oyuna aldı ve Schalke baskısı azaldı.Bir parantez de Draxler'a;adam ne top oynadı be.Bizim gençler oturarak pişerken bu arkasına rakip savunmaları takarak ısınıyor.Sonuçta Galatasaray çeyrek finalde ve bu büyük bir başarı tebrik etmek lazım ama sadece tebrik.
Eşleşmeler ise başka bir yazı konusu belki az sonra.
                                                                                                        

15 Mart 2013 Cuma

Futbol Dışı

SİZİN HİÇ BABANIZ ÖLDÜ MÜ?

Sizin hiç babanız öldü mü?
Benim bir kere öldü kör oldum
Yıkadılar aldılar götürdüler
Babamdan ummazdım bunu kör oldum
Siz hiç hamama gittiniz mi?
Ben gittim lambanın biri söndü
Gözümün biri söndü kör oldum
Tepede bir gökyüzü vardı yuvarlak
Şöylelemesine maviydi kör oldum
Taşlara gelince hamam taşlarına
Taşlar pırıl pırıldı ayna gibiydi
Taşlarda yüzümün yarısını gördüm
Bir şey gibiydi bir şey gibi kötü
Yüzümden ummazdım bunu kör oldum
Siz hiç sabunluyken ağladınız mı?

Cemal SÜREYYA

10 Mart 2013 Pazar

AVRUPAİ FENERBAHÇE


 Aykut Kocaman döneminin son iki senesinde özellikle de bu sezon Fenerbahçe tam bir turnuva takımı oldu.Geçen sene uzun yıllar sonra alınan Türkiye Kupası ve bu sene hala devam eden kupa ile Avrupa Ligi serüveni bu tezimizi kanıtlar nitelikte.Avrupa maceramız Şampiyonlar Ligi elemesinde Spartak Moskova ya elenmemizle kötü başlasa da Avrupa Ligi gerçekten harika devam ediyor.Özellikle de deplasman performansımız tek kelimeyle şahane,bu sezon çıktığımız 5 deplasman maçında 4 galibiyet ve 1 beraberliğimiz var.Bu maçlardan sadece Mönchangladbach deplasmanında 2 gol yiyip diğer maçlarda kalemizi gole kapattık.Üstelik Bate maçında nerdeyse 90 dakika 10 kişi oynayarak.Bu deplasman performansı sadece Fenerbahçe için değil Türk takımları için tarihte pek de örneği rastlanan birşey değil.Malum biz genelde maçlarını içeride alan bir futbol geçmişine ve kültürüne sahibiz.Belki çoğumuza sıkıcı gelse de Avrupa da nasıl oynanırın dersini veriyor bu sezon Aykut Hocanın öğrencileri.
  Plzen maçı özeline gelecek olursak.Plzen maç öncesinde Napoli ye 2 maçta 5 gol atıp tek gol dahi yemeyen, son şampiyon A.Madrid in grubundan lider çıkan bi takım olarak gerekli saygıyı görürken maç sonunda köy takımı seviyesine indirildi değerli basınımız tarafından.Neredeyse kimse Aykut Hoca nın ve takımımızın gösterdiği performansı dikkate almadı.Plzende çok kötüymüş muhabbetleri dönmeye başladı.Alında biz bunlara alıştık bu sene Möchangladbach,Bate Borisov,AEL Limasol ve hatta Marsilya bile ya köy takımı oldular ya da tarihin en kötü dönemlerinde görüldüler.Plzen Avrupa da kendi evinde 7 maçtır kazanan ve Avrupa Liginin en çok gol atıp en az gol yiyen takımıydı bizim maça gelene kadar.Ama bunlar unutulup Çek takımın 38 lik kaptanı Horvath ın göbeği daha çok konuşuldu kaç gündür.Neyse sonuç olarak deplasmanda alınan 0-1 lik sonuç çok büyük avantaj ama turu geçtik demek mümkün değil hele de seyircisiz oynanacak bir rövanş söz konusuyken.Takım bu sene Avrupa da üstüne düşeni yapıyor umarım taraftar da bundan sonra yapması gerekeni yapıp daha fazla yalnız bırakmaz takımımızı.
 Bu turu geçtiğimiz takdirde Zico lu efsane sezondan sonra tarihimizde ilk defa Avrupa kupalarında çeyrek final görmüş olacağız.Kalan takımlara baktığımızda da final de hiç uzak bir ihtimal değil.Ve buna gerçekten hem moral hem prestij hem de alınacak puanlar açısından çok ihtiyacımız var.Hepimizin malumu Avrupa da takım puanları hesaplanırken son 5 seneye bakılıyor.2007-2008 de oynadığımız çeyrek finalle gelen 18.000 puan artık geçerlilliğini yitiriyor.Eğer çeyrek finale kalmayı başarabilirsek yaklaşık 17.000 puan alıp o seneyi amorti edeceğiz.Daha sonraki turlarda tabi ki ekstra puanlar demek.
 Son olarak da şu ana kadar duruşu,adamlığı bir kenara; kazandığı 1 şampiyonluk,uzun yıllar sonra gelen kupa ve Avrupa da şimdiden geldiğimiz noktayla Aykut KOCAMAN fazlasıyla saygıyı hakediyor. . .

4 Mart 2013 Pazartesi

Beşiktaş-Fenerbahçe Maç Sonu


            Dün akşam yaşadıklarımız bir masal gibi.Aslında sezonu özetleyen bir maç oldu bizim için.Maçın hemen başında Fenerbahçe'nin baskılı oyunu gözümü korkuttu.Bu arada iptal edilen golde ben geliyorum sinyalini vermişti.Burada bir not Fernandes maçın başından itibaren ben bu derbiyi kazandıran adam olamk istiyorum mesajını vermişti.Golden sonra Fenerbahçe'nin geri çekilmesi bizi ciddi olarak rahatlattı.Fernandes'in istekli oyunu Niang'ın bu oyuna dail olmak istemesi bizi maç ortak etti.Artık duran toplarda rakipleri ciddi olarak baskı altına aldığımız söyleyebilirim.Biz atamasak da onlar bize yardımcı oluyorlar.Bu gol ilkyarı gelmeseydi işimiz aha zor olabilirdi.İkinci yarının bizim için en önemli hamlesi Gökhan'ın çıkıp Emre'nin oyuna girmesi oldu.Zira o bölge ciddi olarak aksamaya başlamıştı.Hep söyledğimiz Samet hoca oyuna müdahale etmekte zorlanyor söylemini bize yutturdu hocam sağolsun.Emre yaptığı ters kademelerle bizi savunmada ciddi olarak rahatlattı.Bu oyunu ona Trabzonspor karşısında 11 yolunu açabilir.Bir not da Gökhan için.İnşalalh o su şişesine kendine kızgınlığından vurmuşsundur.Kötü oynayabilirsin hata yapabilirsin  ve oyundan çıkabilirsin bunlar oyunun içinde olan şeyler bu triplere gimek sana yakışmaz.O  dakikadan sonra fazla pozisyon bulamasak da Niang ilk pozisyonda Volkan'I yatmaya gerek bırakmadan avladı.Burda şunu hatırladık''Form geçici klas kalıcıdır''.Golden sonra sevinmemesi onun ne kadar duyarlı bi oyuncu olduğunu gösterir.Tümer Metine ne kadar kızdığımız hatırlayalım.Ama hemen bu golden sonra bir savunma hatası ile golü yedik.Burada Sow'a bir parantez açalım adam çok iyi be.Golden önce topu uzaklaştıran isim Emre yani o ortayı yaptırmaması gereken isim Olcay ve ya Veli'dir.Dakikalar 90+'2'yi österirken bizim için bir masalın başlayacağını tahmin etmiyorduk.Aklımızda ulan yine son dakikada gol yemeyelim  düşüncesi vardı.Ama bu gece masalın prensi Olcay 92 metrelik deparıyla Ronaldo^ya nazire yaparcasına bizi mesut ediyordu.Bu sezon son dakikalarda ömrü gitmiş taraftar olarak gole inanamadım acaba ofsayt mı diyerek.Ama dedim ya masal olması için vedanın adına akışması için o top gol olmuştu ve bize yıllarca anlatacağımız bir masalı ikram etmişlerdi.Dün ki galibiyet de emeği geçen herkese sonsuz teşekkürler.Bu sene bize nasıl bir takım olduğumuzu hatırlattığınız için.

3 Mart 2013 Pazar

Şeref Bey'in Son Derbisi

                       Şeref Bey son derbisine hazır.Bugün Beşiktaş'ımız maddi manevi çok önemli bir maça çıkıyor.Son derbi olması sebebiyle biletler çok çabuk karaborsaya düştü.Ama bunda Biletix'inde payı büyük.Neyse önemli olan stadın dolu olması.İnşallah kazasız belasız bir derbi olur.Takımımız için önemli eksiklikler vardı.İnşallah Oğuzhan,Necip ve Veli maça yetişecek haberi geldi,bu da yüreğimizi bir nebze rahatlattı.Yine de bu takım için Almeida'nın önemi büyük.Hem takımı ileride tutma rolü hem de bu sene yaşadığı psikolojik gelişim takım için çok önemliydi.Fernandes'in yokluğunu bu kadar zorlanmadık desek yalan olmaz herhalde.
                       Derbi için kilit noktalara değinmek gerekirse.Alex'siz Fenerbahçe bizim için her zaman Alex'li Fenerbahçe'den daha iyidir.Son senelerin maçlarında Alex'in maalesef çok golü var.Özellikle Gökhan Zan'ı çok severdi rahmetli.Emre'nin ve Webo'nun takıma dahil olması onlara ciddi bir avantaj sağladı.Ama bu süreçte Fenerbahçe'nin kriptosu belli oldu.Emre'nin ileri ile bağlantısı kesildiği takdirde Sow ve Webo'nun etkisi azalıyor.Geçen senelere nazaran duran toplarda biz daha iyiyiz.Önceden Fenerbahçe maçlarında duran top golü yememiz bir klasik haline gelmişti.Takımımız ileri her hızlı çıkışında Fenerbahçe'nin savunmasına zor anlar yaşatması hiç de zor olmaz.Burada önemli olan faktörlerden biri Fernandes Oğuzhan uyumu.İkisi sahada iken daha hızlı ve etkili çıkıyoruz.Muhtemel 11 bu şekilde olur diye tahmin ediyorum.Ama Veli yerine Oğuzhan tercihide olabilir.Hangisi daha hazırsa onu sahada görmek isteriz.
Dün akşam liderin puan kaybetmesi her iki cephede de maçın önemini artırdı.Kazanan takım şampiyonluk için olmasa bile CL için ciddi bir avantaj sağlayacağı kesin.Umarım bir kazaya kurban gitmeyiz.Birde son senelerde Kezman,Guiza gibi formsuz golcülerin İnönü'de gol atma sorunsalı var ama bu sene formsuz golcüleri yok.Bu derbi Samet hocamız içinde önemli.Bu sene hiç derbi kazanamadı ve gerekli hamleleri yapamadı.Bu maç onun kredisi için de önemli.Bir nevi onun için güvenoyu oulaması gibi.Umarım herkes;taraftar,oyuncular,teknik ekip ve hakemler kendilerini yeterince hazırlamışlardır.Bu son derbiyi galip kapatmak Şeref Bey'i kabrinde daha huzurlu uyutacaktır.Bugün sana güç katmaya tarihimize Şeref katmaya geliyoruz Kartalım